| Sadece olduğum ve ileride olmak istediğim şeyin vazgeçilmez bir parçası. | Open Subtitles | حسناً، إنها جزء من هويتي وهي ما أريد أن أكون عليه |
| Onu tuzağa düşürecek şey de oyununun bir parçası olacak. | Open Subtitles | إنها جزء من لعبته وهذا هو الشييء الوحيد الذى يحتجزه. |
| Ama bugün size fajların, doğal prensibin bir parçası olduğunu söyleyebilirim. | TED | ومع ذلك، أقول لكم اليوم إنها جزء من مبدأ طبيعي. |
| Bu benim bir parçam. Ben onunla ve bu durumundan gurur duyuyorum. | Open Subtitles | إنها جزء مني ، وأنا فخورة به، ولتضعني في هذا الوضع ... |
| Saklaman için benim bir parçam ebediyete kadar. | Open Subtitles | إنها جزء مني لتحتفظي به مادامت الأنهار تجرى |
| Orası senin odan, senin bir parçan. Görmek istiyorum. | Open Subtitles | , إنها غرفتك , إنها جزء منك . أريد ان أراها |
| Orası senin odan, senin bir parçan. Görmek istiyorum. | Open Subtitles | , إنها غرفتك , إنها جزء منك . أريد ان أراها |
| Çaresizmiş gibi görünme çabasının bir parçası. Kendini sizin şefkatinize bırakan bir ifade. | Open Subtitles | إنها جزء من عمله العاجز إنه يحاول أن يستجدي عطفك |
| Fakat o bizim bir parçamız, kimliğimizin bir parçası. | Open Subtitles | ولكنها جزء منّا, إنها جزء لما ننتمي إليه |
| Terörist girişimler, şiddetli politik tiyatrolar en başından beri bu ülkede sosyal muhalefetin bir parçası oldular. | Open Subtitles | أعمال إرهابية عنف سياسي إنها جزء من مجتمعنا منذ نشأته ولكن لماذا؟ |
| Gece onu da yanıma alacaktım. O da kaçmanın bir parçası. | Open Subtitles | كنت سآخذها معي في الليل إنها جزء من الخطة |
| O kemik benimle aynı şekilde buraya gelmiş birinin bir parçası. | Open Subtitles | إنها جزء من شخص ما جاء للحياة بنفس الطريقة التي اتيت انا بها |
| - Sinema tarihinin bir parçası. - Sadece buradan alıp eve götürüyorlar. | Open Subtitles | إنها جزء من تاريخ السينما- لا شيء غير الإعلانات التجارية تصور هنا- |
| Genç bir kadının eğitiminin, bir parçası değil midir bu? | Open Subtitles | إنها جزء من ثقافة السيدة الشابة, أليس كذلك ؟ |
| Bu küçük ışık çemberi, artık benim bir parçam oldu. | Open Subtitles | هذه الدائرة الضوئية، إنها جزء مني الآن، |
| Bu küçük ışık çemberi. Artık benim bir parçam oldu. | Open Subtitles | هذه الدائرة الضوئية، إنها جزء مني الآن، |
| Artık bir parçam olduklarından bir an için onları unutuvermişim. | Open Subtitles | إنها جزء مني الآن لقد نسيت بشأنهم تماما |
| Asla. Benim bir parçam artık o. | Open Subtitles | أبداً، إنها جزء منّي. |
| Gücün artık senin bir parçan. | Open Subtitles | إسمعي , قوتك إنها جزء من كيانك الأن |
| Senin bir parçan olduğu sürece öyle. | Open Subtitles | طالما إنها جزء من حياتك. |