| Muhtemelen şampanya şelalesini ve arı defedici salamları arabamın bagajına tıkıyordur. | Open Subtitles | إنها غالباً تحشو نافورة الشمبانيا وسجق النحل البغيض في سيارتي من الخلف |
| Muhtemelen yanılıyordur ve zaten ona güvenmem de. | Open Subtitles | حسناً, إنها غالباً خاطئة, ولم أكن لأثق بها بأي حال. |
| - Donanma uzmanımızı o öldürmedi bu da demek oluyor ki Moskova'daki adamı Muhtemelen o öldürmedi. | Open Subtitles | .هي لم تقتل عالمتنا البحرية .وهذا يعني إنها غالباً لم تقتل ذاك الشاب في موسكو |
| Muhtemelen çoklu sinyal karıştırıcı kullanıyor. | Open Subtitles | -الحالة؟ إنها غالباً تستخدم جهاز متعدد الموجات للتشويش، لا أستطيع تعقبه من هنا |
| Muhtemelen yürümeye falan ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها غالباً تحتاج إلى تمشية |