Savaştan sonra dünyanın nasıl olmasını istediğime dair dilek listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة أمنيات بكيف نريد العالم أن يكون بعد الحرب |
Şey, gelmeli. Bu Batı kıyısında örgütlü suç işleyen önde gelen kişilerden bazılarının bir listesi... | Open Subtitles | لابد من ذلك إنها قائمة أعلى عشر زعماء جريمة منظمة في الساحل الغربي |
Giriş izni olan kişilerin listesi oldukça kısa. | Open Subtitles | إنها قائمة صغرة للأشخاص الذين لديهم حساب الدخول |
Hastane koğuşuna alınanların isim ve adreslerinin bulunduğu bir liste. | Open Subtitles | إنها قائمة بأسماء وعناوين الأشخاص الذين اعترفوا في سجن المستشفى |
Aslında başlangıçta kulağa güzel geliyordu, ama 600 adet özete baktığınızda, bu oldukça fazla. Kocaman bir liste. | TED | في الواقع بدا الأمر جيدا في البداية، لكن حين تنظر إلى 600 ملخص، إنه أمر كثير. إنها قائمة كبيرة. |
Bu bir ölüm havuzu. Doğaüstü yaratıkların ölüm listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة إغتيالات تتضمّن الكائنات الخارقة للطبيعة. |
Taşımamızın yasak olduğu silahların listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة بالأسلحة التى يمنع احضارها للمدرسة |
Taşımamızın yasak olduğu silahların listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة بالأسلحة التى يمنع احضارها للمدرسة |
Geçen yılki müşterilerin listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة بعملاء العام الماضي إنها في الحقيقة قائمة |
Son çeyreğe girmeden önce yapmayı istediğim şeylerin listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة بالأشياء التى اود أن احققها قبل نهاية عقدي الرابع. |
Birinin psikopat olup olmadığını belirleyen kişisel özelliklerin bir listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة من السمات الشخصية ,التي تستخدم لتقييم ,ما إذا كان شخص ما مختل فعلاً |
Bu bir ölüm havuzu. Doğaüstü yaratıkların ölüm listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة إغتيالات تستهدف الكائنات الخارقة للطبيعة. |
Doğaüstü yaratıkların ölüm listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة إغتيالات تستهدف الكائنات الخارقة للطبيعة. |
Cinayet gecesi otelde çalışanların bir listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة بأسماء الناس الذين عملوا في الفندق ليلة جريمة القتل |
Buradaki muhbirlerimizin iletişim listesi kabile bölgelerinde hedefleri tanımlayıp öldürenler de buna dahil. | Open Subtitles | إنها قائمة بجهات الاتصال لكلّ العملاء هنا بما فيهم أولئك الذين حدّدوا هوية الأهداف من أجلنا في المناطق القبلية |
Bu bazı tarihlerin, olayların olduğu bir liste. Bence annen bu olayların olacağını tahmin etmişti. Bak, bununla ilgili bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | إنها قائمة بتواريخ، أحداث أنا أعتقد أنها كانت تعتقد أنها ستحدث |
Uzun bir liste. Uzun bir zamandır sekizde olacağım. | Open Subtitles | إنها قائمة طويلة سأبقى في الخطوة الثامنة لفترة |
Hazırladığım hata raporu. Epey uzun bir liste olmuş. | Open Subtitles | إنها قائمة بالأخطاء التي أريد أن أبلغكِ بها |
Zararın en büyük olduğu noktaları gösteren bir liste. | Open Subtitles | إنها قائمة بالنقاط الساخنة ،حيث الضرر بأسوء حالاته |