| Bizim gibi olmadığını biliyorlar. Neden burada olduğunu merak ediyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أنكَ لستَ مثلنا و يتساءلون لماذا أنتَ هنا |
| Gayet iyi biliyorlar fakat başka seçenekleri yok. | TED | إنهم يعلمون حق المعرفة, ولكن ليس لديهم خياراً آخر. |
| Onları izlediğimizi biliyorlar. - Yani? | Open Subtitles | إنهم يعلمون أننا نظهر موقهم على الشاشة وسوف نطاردهم |
| Birçok insan beni izliyor. Çok şey bildiğimi biliyorlar. | Open Subtitles | الكثير من الناس يراقبوني إنهم يعلمون أني اعرف الكثير من المعلومات |
| Vericinin sinyalini takip edeceğimizi biliyorlardı. | Open Subtitles | إنهم يعلمون إننا سنتتبع إشاره جهاز الإرسال |
| Kim olduğunu biliyorlar. Seni polise teslim edecekler. | Open Subtitles | إنهم يعلمون بأمركِ ، سوف يعثرون عليكِ وستذهبي إلى السجن |
| Laboratuarın varlığını biliyorlar, ama yerini tam olarak belirleyemediler. | Open Subtitles | إنهم يعلمون بوجود المعمل لكنهم لا يمكنهم تحديد موقعه |
| Bunu yapmazlar bebeğim! Burada olduğumuzu biliyorlar. | Open Subtitles | لن يفعلو ذالك ياعزيزي إنهم يعلمون بأننا في ألداخل |
| İşini biliyorlar, biletini kendin kesebilirsin. | Open Subtitles | إنهم يعلمون بشأن عملك. بوسعك أن تَنْظم تذكرة دخولك. |
| Nerde olduğumuzu tam olarak biliyorlar. Geliyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أين نحن بالضبط سيأتون لإنقاذنا |
| Yarım sezonda senin %80'e ulaştığını biliyorlar ve sen kazandığın anda seni hatırlayacaklardır. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أنك ربحت ثمانين بالمئة من نصف هذا الموسم إنهم يعرفون و سيذكرون ذلك فور ربحك لمباراة |
| Yarım sezonda senin %80'e ulaştığını biliyorlar ve sen kazandığın anda seni hatırlayacaklardır. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أنك ربحت ثمانين بالمئة من نصف هذا الموسم إنهم يعرفون و سيذكرون ذلك فور ربحك لمباراة |
| Tamam, endişelenmeyin. Artık nerede olduğumuzu biliyorlar. | Open Subtitles | حسناً, لا تقلقوا إنهم يعلمون أين نحن الآن |
| Bu herifler bizimle dalga geçiyor, bunu yapanı biliyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال يعبثون معنا إنهم يعلمون من فعل هذا |
| O halde izlediğimizi biliyorlar. Kaçmaya çalışmamızı bekleyeceklerdir. | Open Subtitles | لذلك إنهم يعلمون بأننا شاهدناه إنهم يعلمون بأننا سنهرب |
| Bütün sınavlarımdan A aldım, her türlü mezun olacağım bunu biliyorlar. | Open Subtitles | درجاتي شبه كاملة في جميع امتحاناتي، إنهم يعلمون أنني سوف أتخرّج على كل حال. |
| Çinlilerin bileşeni aldığını biliyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أن الصينيين لديهم القطعة وهم يهددون بإتخاذ أعمال عسكرية |
| Değer verdiğim herkesin adını ve onları nasıl bulacaklarını biliyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعلمون أسماء كل من أحب و كيف يجدونهم |
| Neye girdiklerini biliyorlardı. | Open Subtitles | حسناً, إنهم يعلمون ما كانوا مُقدمين عليه. |
| Çiftlikte yetişiyorlardı; başlarına ne geleceğini biliyorlardı herhâlde. | Open Subtitles | العيش في مزرعة إنهم يعلمون على ماذا هم مقبلون |
| Bir araba dolusu maymundan daha fazla oyun bilirler. | Open Subtitles | إنهم يعلمون كل الخدع الممكنة و فى حالة وجود قتيل,ذلك لن يرحمك |
| Ne yaptıklarını biliyorlarmış. | Open Subtitles | أي كان من قام بهذا , إنهم يعلمون مايفعلون لدي حسابات بنكية , إيصالات , وبطاقات أأتمانية |