Sadece konuşmaktan öte çok daha ciddi şeylere ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنه بحاجة لما هو أبعد بكثير من مجرّد التحدث إليه |
Hayati değerleri 80'e 50. İkinci bir hatta ihtiyacı var. | Open Subtitles | أجهزته الحيوية 80 على 50 إنه بحاجة إلى علاج مكثف |
Bir kriz geçirirse, onu öylece terk edip gidemezsin. Yardımımıza ihtiyacı var. | Open Subtitles | أنت لن تتركه إذا داهمته نوبة إنه بحاجة إلينا |
Ne olduğunu bilmiyorum, ama bir şeylere ihtiyacı var. | Open Subtitles | لا أدري ما هو، إنه بحاجة إلي شيء أتفهميني؟ |
Menajerim paraya ihtiyacı olduğunu söylüyor bu yüzden dairesini satıyor. | Open Subtitles | يقول مدير أعمالي إنه بحاجة لنقود فورية لذلك يبيع شقته |
Aklını toparlamak için biraz zamana ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنه بحاجة للمزيد من الوقت ليجمع شتات نفسه |
Bir Hintli ve bir de inşaat işçisine ihtiyacı var, sonra al sana film seti. | Open Subtitles | إنه بحاجة إلى هندي وإلى عمال بناء وأنت لديك الفعل |
Birbirinizden çıkar sağlayabilirsiniz. Onun kalacak bir yere ihtiyacı var. | Open Subtitles | مصالحكم قد تكون مشتركة، إنه بحاجة لمكان ليقيم به |
Babasının devam ettiğini ve mutlu olduğunu görmeye ihtiyacı var. - Konu sadece Jake değil. | Open Subtitles | إنه بحاجة ليعلم أن والده قد مضى بحياته وأنه سعيد |
Hatırlayamadığı şeyleri hatırlayabilmesi için yardıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنه بحاجة بعض المساعدة ليتذكر ما لا يتذكره |
Ucubeyle ilgilensen iyi olur. Yardıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | انت من الأفضل أن تهتم بالوحش إنه بحاجة إلى المساعدة |
Evet, biraz aküye, bir alıcıya bir transistora, belki biraz da kabloya ihtiyacı var. | Open Subtitles | أجل، إنه بحاجة للبطاريات و مفتاح ضبط استقبال التردد و ترانزستور و ربما بعض الأسلاك أجل |
Bulabildiği kadar isyankar meleğe ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنه بحاجة لجميع الكائنات السامية التي تمرّدت و الذي يمكنه الحصول عليها |
Bizi kurtarmaya gelecek. Sadece biraz daha zamana ihtiyacı var. | Open Subtitles | سيأتى من أجلنا ، إنه بحاجة للمزيد من الوقت و حسب. |
O senin baban, sana ihtiyacı var. | Open Subtitles | لكن الآن ليس الوقت المناسب لهذا مازال هو أباك,إنه بحاجة إليك |
Beynine yeteri kadar kan gitmiyor. Tansiyonu düşüyor. Bir kan nakline daha ihtiyacı var. | Open Subtitles | لا يصل دماء كافية لدماغه، وضغطه في أقل مستوياته، إنه بحاجة لنقل دم مرة أخرى |
Onun güçlü, sert ve kalpsiz birine ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنه بحاجة إلى شخص ما صلد وقاسى , وبلا قلب |
Yolunu bulmak için biraz yardıma ihtiyacı var hepsi bu. | Open Subtitles | إنه بحاجة إلى مساعدة بسيطة وحسب في التماس طريقه |
Mezuniyet kralı olmak için yarışıyor, benim desteğime ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنه ينافس على لقب ملك المسابقة إنه بحاجة لتشجيعي |
Baban aradı, ev ofisini Southfork Inn'deki süite taşıması için yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | اتصل أبوك، قائلاً إنه بحاجة للمساعدة في نقل مكتبه المنزلي (إلى جناحه بنُزُل (ساوثفورك |
Komuta zinciri saçmalıklarını halletmesi lazımmış. | Open Subtitles | إنه بحاجة للعمل وفقًا لسلسلة من الأوامر لذا... |
Doğal olarak etrafında bulunan bütün kimyasallar proteinler ve enerji kaynaklarına ihtiyaç duyar. | Open Subtitles | إنه بحاجة إلي البروتينات و المواد الكيماوية و مصادر الطاقة التي توجد حوله |