"إنه يومٌ" - Traduction Arabe en Turc

• bir gün

-Hayır. Baban için çok zor bir gün ve ailesi ile birlikte olmaya ihtiyacı var.
إنه يومٌ عصيبٌ على والدك ، وهو بحاجةٍ لأن يكون مع أسرته

bir gün kaldı. Rezervasyon yaptırmalısın.
حسناً، إنه يومٌ واحد بالخارج من الأفضل أن تحجز شيئاً ما

Atlanta'da bugün çok güzel ve güneşli bir gün.
"إنه يومٌ مشمس وجميل" "هنا في "أتلانتا" ودرجة الحرارة 83 درجة"

Onun için de önemli bir gün.
إنه يومٌ حافلٌ بالنسبة له هو أيضًا.

Kumar için güzel bir gün, değil mi?
إنه يومٌ لطيفٌ للقمار, أليس كذلك؟

Kötü bir gün. Yüzde yüz başarı imkansız.
إنه يومٌ حزين تربح يوما وتخسر آخر

Ülkemizin tarihinde muhteşem bir gün; gezegenimizin tarihinde muhteşem bir gün. Bütün bunlara, önce kendine, sonra dünyanın geri kalanına karşı çıkıp "yeter artık" diyebilen gerçek bir başkanımız olması harika.
إنه ليومٌ عظيم في تاريخ بلدنا ؛ إنه يومٌ رائع في التاريخ العالمي لمجرد أن نحصُل على رئيسٍ حالي يقول ، هذا يكفي -- أولاً لنفسه ، ثانياً لبقية العالم.

Çok güzel bir gün. Hadi...
إنه يومٌ جميل, دعنا

bir gün kaldı.
إنه يومٌ واحد بالخارج

Yürüyüşe çıkalım. Güzel bir gün.
لنتنزّه ، إنه يومٌ جميل

Bu gün, onlar için gurur dolu bir gün.
إنه يومٌ مشرّف لهم

Güzel bir gün.
إنه، إنه يومٌ جميل

Soğuk bir gün.
إنه يومٌ باردٌ في الخارج

Flash mob ? Bu Hope Zion özel bir gün.
إنه يومٌ مميز في مشفانا

Çok güzel bir gün.
ـ حسنًا، إنه يومٌ لطيف.

Bugün Lucy için de önemli bir gün.
إنه يومٌ مهمٌ لـ ( لوسي ) أيضاً

Utanç verici bir şey, utanç verici bir gün!
إنه يومٌ مخزٍ للغاية!

Hey Maya. Yürümek için güzel bir gün ha?
مرحبًا يا (مايا) إنه يومٌ جميل للسير.

Berbat bir gün oldu.
إنه يومٌ مقيت

Berbat bir gün.
إنه يومٌ مقيت