| Halkın güvenliği ile ilgili bir konu. Ama bir şeylerden feda etmek hep gerekir. | Open Subtitles | الوضعية الصحيحة لتحريك عجلة القيادة" "إنّها مسألة سلامة العامة ولكن هنالك تضحية دوماً |
| Bu, çevredeki insanlar için hassas bir konu. | Open Subtitles | إنّها مسألة حسّاسة بمن يحيطون به |
| Dalga geçme. Hassas bir konu bu. | Open Subtitles | -هذا ليس ظريفاً، إنّها مسألة حسّاسة . |
| Hepimiz öleceğiz. Mesele, teslim mi olacaksın yoksa hayatta mı kalacaksın meselesi. Ya kabul edeceksin ya da inkâr. | Open Subtitles | إنّها مسألة استسلام أو نجاة، قبول أو نكران. |
| Hepimiz öleceğiz. Mesele, teslim mi olacaksın yoksa hayatta mı kalacaksın meselesi. | Open Subtitles | إنّها مسألة استسلام أو نجاة، قبول أو نكران. |
| Fransızların bu konuda Amerikalılardan bir şeyler öğrenmesinin zamanı gelmişti. | Open Subtitles | إنّها مسألة وقت ريثما يتعلّم الفرنسيّون من الأمريكيّون بخصوص هذا |
| Fransızların bu konuda Amerikalılardan bir şeyler öğrenmesinin zamanı gelmişti. | Open Subtitles | إنّها مسألة وقت ريثما يتعلّم الفرنسيّون من الأمريكيّون بخصوص هذا |
| Bu ufak bir Mesele, gerçekten. | Open Subtitles | هذه, آه, إنّها مسألة صغيرة حقاً. |
| Mesele elimizde sağlam bir mektup olmaması. | Open Subtitles | إنّها مسألة عدم وجود عمود مكسور. |
| Özel bir Mesele. | Open Subtitles | إنّها مسألة خاصّة نوعاً ما. |
| Mesele, bu işten kurtulmak. | Open Subtitles | إنّها مسألة كيف أخرج من هذا. |
| Zamanı gelmişti. | Open Subtitles | إنّها مسألة وقتٍ. |