| Yağmur düşer düşmez Yüzümde gülümsemem var | Open Subtitles | ابتسامتي مرسومة على وجهي |
| Şu bildiğin gülümsemem Silindi yüzümden | Open Subtitles | ستختفي ابتسامتي |
| Şu bildiğin gülümsemem Silindi yüzümden | Open Subtitles | ستختفي ابتسامتي |
| İnci gibi parlak ve taptaze bir gülüşüm var. | Open Subtitles | حسنًا، ابتسامتي ببياض اللؤلؤ وبانتعاش النعناع |
| İnci parlak ve taze bir gülüşüm var. | Open Subtitles | ابتسامتي ببياض النعناع وانتعاش اللؤلؤ |
| Eğlendiğine sevindim. İzninle, suratımdan gülümsemeyi sileceğim. | Open Subtitles | تمتع , اعذرني الان يجب ان اذهب لأفك ابتسامتي |
| Oliver. Sana hiçbir zaman bizim hakkımızda neler hissettiğimi söylemedim. Çünkü sana bakarken gülümsemem neler hissettiğimi anlatıyordu. | Open Subtitles | "أوليفر)، ظننت أني لن أخبرك بمشاعريٍ) {\pos(195,220)}"نحوك أبداً لأن ابتسامتي لك تفسر كلّ شيء |
| Çünkü sana bakarken gülümsemem neler hissettiğimi anlatıyordu. | Open Subtitles | لأن ابتسامتي لك... '' ''تفسر كل شيء |
| Sadece gülümsemem var. | Open Subtitles | ليس لديّ سوى ابتسامتي. |
| Sadece gülümsemem var. | Open Subtitles | ليسَ لديَّ سوى ابتسامتي |
| # gülümsemem de ağlamam da senin sayende # | Open Subtitles | ? ابتسامتي وبكائي فقط منك ? |
| Benim sersem bir gülümsemem yoktur. | Open Subtitles | ابتسامتي ليست غافلة |
| Güzel bir gülümsemem var. | Open Subtitles | ابتسامتي جميلة |
| İnci gibi parlak ve taptaze bir gülüşüm var. | Open Subtitles | ابتسامتي ببياض اللؤلؤ وبانتعاش النعناع |
| İnci gibi parlak ve taptaze bir gülüşüm var. | Open Subtitles | ابتسامتي ببياض اللؤلؤ وبانتعاش النعناع |
| Benim gülüşüm daha samimi. | Open Subtitles | ابتسامتي هي أكثر صراحة. |
| Sarhoş musun? Eğlendiğine sevindim. İzninle, suratımdan gülümsemeyi sileceğim. | Open Subtitles | تمتع , اعذرني الان يجب ان اذهب لأفك ابتسامتي |
| Yine de, böğürtlenler yüzünden dün gece üç saat boyunca kusmam bile yüzümdeki gülümsemeyi silip atamaz. | Open Subtitles | مع ذلك، ليست حتّى الثلاث ساعات التي قضيتها في تقيّؤ التوت ليلة أمس.. بإمكانها سلب ابتسامتي |