| İki kızım var ve adliye binası yakınlarında eskiden çok sevdiğim fıskiyeli bir çeşme vardır. | Open Subtitles | لدي ابنتان وكانت هناك هذه النافورة بجانب المحكمة التي اعتدت أن أحبها |
| İki kızım var ve yanımda uygulamayı ileriye taşıyacak birisi yok. | Open Subtitles | ولدي فقط ابنتان لذلك لا أملك أحداً يتابع المهنة عني |
| Bugün sadece iki kızım yok, iki de damadım var. | Open Subtitles | اليوم ليس لديّ فقط ابنتان.. |
| -İki kızınız var, bu doğru mu? | Open Subtitles | لديك ابنتان ، أهذا صحيح ؟ |
| - İki kızınız olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | -لم أعلم أنّ لديك ابنتان |
| Tüm söylediğim, karım bunu biliyor, İki tane daha kızım var, ...Lucy ve herkesin içinde olmayı istemekten mutluyum, tabii sen de istiyorsan... | Open Subtitles | كل ما أريد قوله أن زوجتي تعرف بهذا الأمر لدي ابنتان اخريات وأنا سأكون سعيد لمقابلة.. |
| Senin fakir olduğunu, iki kızın ve bunamış bir annem olduğunu biliyor. | Open Subtitles | وهو يعلم أنك فقير ولديك ابنتان صغيرتان وأم خرفة |
| İki kızım var, bir zamanlar onlar da bebekti. | Open Subtitles | لدي ابنتان كانتا طفلتين في وقت واحد |
| Erkek tanımamış iki kızım var. | Open Subtitles | هوذا لي ابنتان لم تعرفا رجلا |
| Benim sorunum, iki kızım olması. | Open Subtitles | هذا هو ما دهاني: لدي ابنتان |
| Lütfen, iki kızım var. | Open Subtitles | أرجوكم، لديّ ابنتان |
| İki kızım ve bir oğlum var. | Open Subtitles | ولدي ابنتان وصبي |
| İki kızınız var. | Open Subtitles | لديك ابنتان. |
| Artık kendi başlarının çaresine bakabilen iki yetişkin kızım var. | Open Subtitles | لديّ ابنتان بالغتان ناضجتان قادرتان على الاعتناء بنفسيهما. |
| İki kızın var, değil mi? | Open Subtitles | لديك ابنتان صحيح ؟ |