| K.çını kurtarmaya çalışan bir hastane yöneticisi olsaydım, kararım Bu olurdu. | Open Subtitles | لكن يمكنك اتخاذ هذا القرار فقط إن كان هناك مدير يحميك |
| Bu kararı vermende yardımcı olmam için bana bel bağlayamazsın. | Open Subtitles | ولا يمكنك أن تعتمدي علي لأساعدكِ في اتخاذ هذا القرار. |
| Herşeyi ardında bırakıp gitmek çok ciddi bir karardı ve kimse Bu kararı kolay almıyor. | TED | لقد كان قرارًا يائسًا أن تذهب وتترك كل شيء وراءك، ولا يستطيع أحد اتخاذ هذا القرار بسهولة. |
| Gerçekten bizim olağan yöntemler yerine Bu işlemi mi tercih ediyorsunuz? | Open Subtitles | أيها الكولونيل , هل أنت حقاً تفضل اتخاذ هذا الاجراء في مثل هذه الحالة |
| Bu yemini etmen için seni zorlamışlardı. | Open Subtitles | لا حاجة إلى ذلك لقد أُجبرت على اتخاذ هذا العهد |
| Sen ve Korg kraliçenin karargahına açılan Bu kapıyı alıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت وكورج اتخاذ هذا الباب إلى أرباع الملكة. |
| Bu tür bir kararı veremez. O sadece bir asker. | Open Subtitles | لا يستحق اتخاذ هذا القرار أنه مجرد جندى فى مشأة البحرية |
| Aslında Bu kararı vermeme Lalita yardım etti. | Open Subtitles | في الحقيقة كانت لاليتا من ساعدتني على اتخاذ هذا القرار |
| Bu kararı rahat bir şekilde veremeyeceğim. | Open Subtitles | أنت تعرف، أنا حقا لا يشعرون مريح جدا اتخاذ هذا القرار. |
| Sana karar vermen için yetki verdiğimi biliyorum, fakat asla Bu saldırıya emir vermemen gerekiyordu. | Open Subtitles | أعلم أني أعطيتك سلطة اتخاذ هذا القرار .ولكن لم يكن من الواجب أن تأمر بهذا الهجوم |
| Özür dilerim ama elinde stetoskop yoksa Bu kararı sen veremezsin. Sendika kuralları. | Open Subtitles | آسف، لا يحق لكِ اتخاذ هذا القرار إلا إن كان لديكِ سماعة قواعد الاتحاد |
| Temizlikçiler tarafından götürüldü. Bu temizlikçiler tarafından götürülmeyecek. | Open Subtitles | لا ستعمل الحصول على اتخاذ هذا بعيدا من قبل طاقم التنظيف. |
| Sen, Phoebe Halliwell, Bu adamı kocan olarak kabul ediyor musun? | Open Subtitles | ملاك المصير : هل تقبلين يا فيبي هالويل ، اتخاذ هذا الرجل ليكون زوجكِ حسب القانون ؟ |
| Bu konuda birlikte karar vermek konusunda anlaştık sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت اننا اتفقنا على اتخاذ هذا القرار سوية ؟ |
| Bu kararı verecek doğru kişi olduğuna emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكد من أنك من يمكنه اتخاذ هذا القرار؟ |
| Sizi temin ederim Bu kararınızdan pişmanlık duymayacaksınız. | Open Subtitles | أعدِكَ أنّكَ لن تندم على اتخاذ هذا القرار |
| Öncelikle Bu karar aşamasına beni de dahil ettiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أولاً شكراً لكَ لأنكَ أشركتني في اتخاذ هذا القرار |
| Anlaşmama inanmadığını biliyorum ama Bu kararı vermek sana düşmezdi. | Open Subtitles | أعرف أنكِ لم تؤمني قط بمعاهدتي، لكن ليس من حقّكِ اتخاذ هذا القرار. |
| Ve siz, Regina Teresa Vasquez, Bu adamı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz? | Open Subtitles | وأنت هل تقبلين يا ريجينا تيريزا فاسكيز اتخاذ هذا الرجل بأن يكون زوجك المخلص دائما؟ |
| Çok riskli. Bu şansı alamayız. | Open Subtitles | أنها مخاطرة كبيرة لا يمكننا اتخاذ هذا القرار |