| Sevgilisinin doğum günü için ona 20 kek yaparken takıldım. | Open Subtitles | ولقد علقت بمساعدته على صنع عشرون كعكه من اجل عيد ميلاد رفيقتة الحميمة |
| Yarın, Şükran günü için Devon'ın ailesi gelecek ve kanepe çok düzgün. | Open Subtitles | والدى ديفون سياتون بالغد من اجل عيد الشكر والاريكة رائعة |
| Yeğenimin doğum günü için bu bisikleti aldım, ama rengini beğenmedi. | Open Subtitles | إشتريت هذه الدراجه من اجل عيد ميلاد إبن شقيقى ولكنه لا يحب لونها. |
| Doğum günüm için kendim satın aldım. Bugün doğum günüm de... | Open Subtitles | التي اشتريتها بنفسي من اجل عيد ميلادي الذي هو اليوم |
| Yaş günüm için Santa Barbara'ya gidecektik ama beni ekti. | Open Subtitles | كان من المفترض ان نذهب الي سانت بربرا من اجل عيد ميلادي وهو تركني |
| Telefonda sana Noel için geleceğimi.. | Open Subtitles | أخبرت عبر الهاتف أنني سوف احضر من اجل عيد الميلاد |
| Doğum günümde bunca sıkıntıya katlandığınız için çok teşekkürler. | Open Subtitles | اشكركم على كل هذه الجهود من اجل عيد ميلادي |
| Yani, hepimiz senin doğum günün için buradayız ve şimdi oturtulacağız. | Open Subtitles | , أقصد , كلنا هنا من اجل عيد ميلادكِ و سوف نجلس الآن |
| Çalışanların Cadılar Bayramı için giyinmesi çok hoş olmuş bence. | Open Subtitles | انا يعجبني ان الموظفين يلبسون من اجل عيد القديسيين |
| Sevgililer günü için bir şeyler sipariş ettiğimi söyledim sana. | Open Subtitles | اخبرك ، كنت اطلب لك شيء من اجل عيد الحب |
| Şükran günü için. Evet, 10 kiloluk büyük bir tane. | Open Subtitles | من اجل عيد الشكر نعم كبير 20 باوند |
| Ted'in doğum günü için toplanacağız... pasta falan alacagim iste. | Open Subtitles | هناك بعض الامور سأنجزها من اجل عيد ميلاد "تيد". ويجب ان اختار الكعكة. لما انتِ؟ |
| Ted'in doğum günü için küçük bir parti yapıyoruz, pastayı almam gerek. | Open Subtitles | هناك بعض الامور سأنجزها من اجل عيد ميلاد "تيد". ويجب ان اختار الكعكة. |
| Babamın doğum günü için. | Open Subtitles | من اجل عيد ميلام أبي |
| Doğum günüm için, Cumartesi gecesi beni yemeğe götürecek. | Open Subtitles | هو سوف يأخذني للعشاء مساء السبت من اجل عيد ميلادي |
| Geçen hafta doğum günüm için almıştın. | Open Subtitles | انت ابتعته من اجل عيد ميلادي الاسبوع الماضي |
| Sence doğum günüm için bana ne aldı? | Open Subtitles | مالذي تعتقدين ابي سيحضرة من اجل عيد ميلادي |
| 40'ıncı doğum günüm için. | Open Subtitles | انها من اجل عيد ميلادي . الاربعون |
| Umarım sakıncası yoktur ama Bob'a Noel için küçük bir şey aldım. | Open Subtitles | ـ اهلا ـ امل انك لا تمانع جلبت لبوب شيئ من اجل عيد الشكر |
| - Noel için sabırsızlanıyor musun? - Evet. | Open Subtitles | أنظر للأمام من اجل عيد الميلاد ؟ |
| Ve her doğum günümde, küçük sürüngenler avlıyordu. | Open Subtitles | وفي كل سنة من اجل عيد ميلادي تقوم بصنع قائمة من اجل متطلبات عيد الميلاد |
| Doğum günün için örüp saklamam için verdi. | Open Subtitles | صنعته من اجل عيد ميلادك وطلبت مني أن أخفيه |
| Jabbar, köşedeki yelkenli teknenin Cadılar Bayramı için bir korsan gemisi gibi süslendiğini duydum. | Open Subtitles | (جبار)، سمعت أن القارب المجاور مزين كقارب قراصنة من اجل عيد القديسين |