| Bir tanesi Megan, sagda olan, ve Katja orada. | TED | احدها ميغان ، التي على اليمين ، وكاتيا هناك. |
| Bir tanesi Senato'da uçarken Pompey'in heykelinin üzerine.. | Open Subtitles | -أو احدها حلق ناحية مجلس الشيوخ حاملا غصنا من الغار و اسقطه -بجوار قاعدة تمثال بومباى |
| - Değişik kitaplar. Bir tanesi İncil. | Open Subtitles | انواع مختلفة احدها الانجيل |
| Paralel dünyalarda yaşadım. birinde, kendinden beklentilerinde acımasız | TED | عشتُ في عالمين مٌتوازيين في احدها, كنت طالبة اسيوية كلاسيكية, |
| Eminim birinde park edilmiş güzel bir Shelby bulacaksınız. | Open Subtitles | ربما تجد سيارة شيلبي رائعة مركونة في احدها |
| Dedi ki belki birinde yardım edebilirmişim. | Open Subtitles | لقد قال اني ربما اتمكن من مساعدة في احدها |
| Bir tanesi doğru olsa iyi olurdu. | Open Subtitles | اتمنى لو ان احدها حقيقي |
| İki ay önce bir tanesi bir vericimi yemişti. | Open Subtitles | لقد اطعمت احدها منذ شهرين |
| Birkaç yer biliyorum. Daha sonra birinde buluşuruz. Neresi? | Open Subtitles | أعرف بعض الأماكن، وسنتقابل في احدها لاحقاً |
| ...birinde bir telsizin kayıp olduğu bildirilmiş. | Open Subtitles | جهاز اتصال مفقود من احدها انتظري... |