| Onun ilaca ihtiyacı olduğu için beni gönderdi. | Open Subtitles | وهى حتى لم تتناول الدواء الذى ارسلنى من اجله |
| Dediğim gibi, Belediye buraları toparlamam için beni gönderdi. | Open Subtitles | كما قلت مجلس المدينة ارسلنى هنا لتجهيز هذا المكان |
| Terk etmek istemedim, efendim. Bay Poirot beni gönderdi. | Open Subtitles | انا لم ارغب فى تركه يا سيدى هو الذى ارسلنى بعيدا |
| Almak için de beni yolladı. | Open Subtitles | و ارسلنى لأستعيدة |
| Her şey yoluna girene kadar kocam İngiltere'de oturmamı istiyor. | Open Subtitles | زوجى ارسلنى الى انجلترا لاستقر هناك حتى تتغير بعض الامور |
| Buraya Norseman'in takip cihazını almak için gönderdi beni. | Open Subtitles | لقد ارسلنى هنا للتوسط فى صفقه من أجل جهاز نورثمان للتعقب |
| Evet, Tanrı beni gönderdi. Sizinle konuşmam için. | Open Subtitles | نعم، اله ارسلنى لكى اتحدث معك |
| Tanrı beni gönderdi. | Open Subtitles | الله ارسلنى |
| Seni almam için beni yolladı. | Open Subtitles | لذا ارسلنى لاحضرك اليه |
| Bilmiyorum. beni yolladı. Ben George. | Open Subtitles | "لاأعرف.لقد ارسلنى.انا "جورج |
| Her şey yoluna girene kadar kocam İngiltere'de oturmamı istiyor. | Open Subtitles | زوجى ارسلنى الى انجلترا لاستقر هناك |
| Sizi almam için Bay Utterson gönderdi beni. Bu taraftan. | Open Subtitles | لقد ارسلنى السيد اترسون لاقلك من هنا |
| Janni dürüst olup olmadığını.... anlamam için gönderdi beni. | Open Subtitles | جانى ارسلنى للتاكد من تعاونك |