| 9.Şube bunun bir terörist olayı olduğunu duyurdu ve diğer yanda da Dışişleri Bakanı istifa etti. | Open Subtitles | اعلن القسم 9 بأنها حادثه ارهابيه وبالمقابل استقال وزير الخارجيه |
| terörist gruplarıyla bağlantıya geçtiğine inanıyoruz. | Open Subtitles | . نعم . على الاغلب ان هذا الفعل قد تم من قبل جماعة ارهابيه |
| Bu bir terörist komploydu ve maalesef tam ortasına düştünüz. | Open Subtitles | لقد كانت مؤامره ارهابيه ، و لسوء الحظ كنتِ فى منتصفها |
| Ölümcül saldırıdan ve terör olayından sorgulanmak için bulunması isteniyor. | Open Subtitles | والان هيه مطلوبه ك قاتله ويوجد محادثات حول كونها ارهابيه |
| Elde edilen kâr da muhtemelen terör için kullanılıyor, değil mi? | Open Subtitles | ربحهم لربما استخدموه في نشاطات ارهابيه, اليس كذلك؟ |
| Babasının tıbbi bakıma ihtiyacı var, etik olarak onu tedavi etmeliyiz, kızı katil de olsa, uyuşturucu bağımlısı da olsa, terörist de olsa. | Open Subtitles | و لكن والدها في حاجه الي العنايه الطبيه وأن واجنا الطبي ان نعالجه سواء كانت ابنته قاتله,تتعاطي المخدرات,أو ارهابيه |
| RIPLEY bu terörist hücrelerini saptadı eğlence sitelerinden birinde | Open Subtitles | اكتشفت ريبلي ان هذه خلية ارهابيه عن طريق مواقعها المفضله |
| Örneğin, FBI'a izini kaybettirmek için New York'taki bir terörist hücresine liderlik yaptı. | Open Subtitles | على سبيل المثال ليبعد المباحث الفيدراليه عنه قاد السلطات لخليه ارهابيه |
| Kolombiya bağlantılarını bir terörist organizasyonuna bağlayan belgeler bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا دليلا ً يربط اتصال الكولومبى وبمنظمه ارهابيه |
| Bölge'deki bazı üst düzey kimseler ABD'de terörist hücreler oluşturduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | كان يريد وضع خليه ارهابيه فى امريكا |
| Bir terörist hücresi var Hollanda'da ve masraflarını sistemimiz karşılıyor. | Open Subtitles | هناك خليه "ارهابيه" في هولندا انها تمول شبكتنا |
| Philadelphia'ya karşı biyo terörist hareketleri araştıran biri anlamına geliyor. | Open Subtitles | أستخدم لعمل انشطه ارهابيه ضد فيلادلفيا |
| Dakikalar evvel, Resmi raporlara göre hükümet sözcüsü bunun bir terörist saldırı olmadığını. | Open Subtitles | منذ لحظات مضت, فى بيان رسمى من الحكومه... صدر موقع رسمى ان هذا كان هجمه ارهابيه |
| - Çatlak tiplerden. - terörist gruplar. | Open Subtitles | الاشخاص المجانين مجموعه ارهابيه |
| terörist evine saldırdığımızı sanıyorduk. | Open Subtitles | اعتقدنا اننا سنقتحم خليه ارهابيه |
| terörist gruplar gibi. | Open Subtitles | مثل مجموعه ارهابيه |
| Şu terörist grup. | Open Subtitles | جماعة ارهابيه |
| Ne yazık ki Doktor Kern bir terör örgütüyle bağlantınız olması şüphesi nedeniyle gözaltındasınız. | Open Subtitles | حسنا ، لسوء الحظ دكتور كارين لقد تك احتجازك لانك مشتبه بتورطك بجماعه ارهابيه |
| Korkarım ki asıl trajedi bir terör örgütüne katılmayı seçmenizdir. | Open Subtitles | حسنا ، اخشى ان المأساة الحقيقيه انك قد اخترت ان تنضم الى منظمه ارهابيه |
| Şimdilik görüştüğü kişileri bilinen terör örgütlerine bağlamakla yetineceğiz. | Open Subtitles | في الوقت الراهن تمكنا من تقييد المجندين الى خليه ارهابيه محدده |