| Sadece Isabel değildi. | Open Subtitles | لم تكن فقط ازابيل انا كنت ارى اشياء ايضا |
| Vay be... Isabel iyice heyecan yapmıştır şimdi. | Open Subtitles | أسـفي على ازابيل كيف سـتسـمع الخبر المؤسـف |
| Söz konusu olan Isabel. Isabel, kendini sevenin her zaman sadece Tanrı olduğuna inandı. | Open Subtitles | ازابيل كانت تؤمن أن الله وحده كان يحبها |
| Biz küçükken Isabel de yaratıklar görüyordu. | Open Subtitles | و لو لقليل,ازابيل رئت امور ايضا |
| Iz, çiftliği hemen satmamız gerek. | Open Subtitles | ازابيل عليك أن تبيعي المزرعة في أقرب وقت |
| Evet, şey, Isabel hayatına kendi elleriyle son vermezdi. | Open Subtitles | اجل,ازابيل لا تنتحر |
| Isabel, paraya ihtiyacım olduğunu anlatamıyorum herhalde. | Open Subtitles | ازابيل ، احتاج النقود |
| Bu kadın Isabel yiyecek araklarken yakalamak için kilere kameralı oyuncak ayı koyan biri. | Open Subtitles | انها احدى الأمّهات من النوع اللّذي يضع كاميرا صغيرة داخل دمية الدبّ المحشوّة. في غرفة المؤّن, لترى إن كانت (ازابيل) تسرق الطعام. |
| - İyi geceler Isabel teyze. - İyi geceler Isabel teyze. | Open Subtitles | -تصبحين على خير خالتي ازابيل |
| Isabel. | Open Subtitles | ازابيل |
| - Isabel. | Open Subtitles | ازابيل |
| Kız kardeş Isabel. | Open Subtitles | اختها ازابيل |
| Şu Isabel'e bak. | Open Subtitles | أنظري إلى (ازابيل) وهي تجري. |
| - Isabel. | Open Subtitles | ازابيل |
| - Bunlar hep Isabel'in eşyaları mı? | Open Subtitles | -امور ازابيل |