"استحق" - Traduction Arabe en Turc

• hak
• hakediyorum
• layık
• değer
• hakettim
• hakkım
• haketmiyorum
• değdi
• haketti
• değerim
• hakkettim
• hakkını
• hakettiğimi

Dawn'ın gazabını ben hak ediyorum ama sana neden ters davranıyor?
حسناً , أنا استحق غضب داون ولكن لماذا تصب غضبها عليكِ؟

Eğer o zamana kadar azgın bir göçmen bulamazsam, burada kalmayı hak etmiyorumdur.
لو لم اجد مهاجره مثيره الى هذا الوقت لا استحق ان ابقى هنا

Yine de bunu hak edip etmediğimi bilmiyorum, ama teşekkür ederim.
انا مازلت لا اعرف اذا كنت استحق هذا ولكن شكراً لكِ

Bilmiyorum, yaşadığım bu duygusal travma yüzünden küçük bir indirimi hakediyorum sanırım.
لا اعرف بعد هذه المحنة العاطفية التي تحملتها في مقركم اعتقد اني استحق بعض الخصم

Her gün mümkün olduğunca çok çalışacağım böylece yaptıklarını hak edebileyim.
سوف أعمل بجد بقدر استطاعتي كل يوم لكي أكون استحق لأجلك

Annen olarak, o kadarını hak ediyorum sonra hiç konuşmayacağım.
بإعتباري امك استحق هذا وعندها لن اتطرق للموضوع مطلقا ثانية

Ve Tanrı hayatıma girmeden önce sadece ölümü hak ediyordum.
ولا استحق سوي الموت حتي عرفت الله حقا في حياتي

- Merhametlisin, erdemlisin... - Sus. Böyle bir konuşmayı hak etmiyorum.
انت رحيمة وفاظلة توقف عن الكلام ان لا استحق هذا اكلام

Bu davayla ilgilenmemi istiyorsan birkaç cevabı hak ettiğimi düşünüyorum.
حسناً، إذا كنت سأتولى القضية اعتقد أني استحق بعض الأجابات

Ama o, hak ettiğimden çok daha sabırlı ve yardım etme konusunda başkalarından bekleme hakkımız olduğundan çok daha fazla öngörülü.
الآن إنه صبور جداً معي أكثر مما استحق ونشيط أكثر بكثير في المساعدة أكثر من حقنا توقع أي شخص أن يكون كذلك.

Sanırım bunu hak ettim.Başımı kaşıyacak zamanım yoktu.İçeri gir.
اعتقد اني استحق ذلك، لقد كنت مشغولا جدا بأشياء اخرى.. تفضّل بالدخول

Ne hak ettiği yerde şanı şerefi küçültülmüş ne de ölmesini gerektiren suçları büyütülmüştür.
دون تقليل من مجده الذي كان جديراً به.. ولا مبالغة في خطاياه.. التي استحق عليها الموت

Sanırım bu koca günün ardından hak ettim, delikanlı.
اعتقد اني استحق واحدة بعد هذا اليوم الذي مر علي , لادز

Bunu hakediyorum,değil mi? Robin'in gelmesini bekleyerek bunca yıldan sonra. Herneyse.
انني استحق ذلك يبدو بشأن روبن و حضورها لا يهم

Ben ona layık değilim. Hiçbir şeye layık değilim.
انا لا استحق هذه القوة ..انا لا استحق اي شيء

O insanları katletmek, sevgilinden ölene dek ayrı kalmana değer miydi?
إراقة دماء كل هؤلاء الناس هل استحق أن تنفصل عن حبك لبقية حياتك؟

Tamam, Sanırım bunu da hakettim, ama şimdi mutabıkız, tamam mı?
حسنا , اعتقد انني استحق هذا ايضا لكننا الآن متعادليين , اليس كذلك؟

Başına bir şey gelecekse bunu bilmek benim de hakkım.
اذا كان هنالك شئ يجري معه استحق ان اعلم عنها.

İyi bir iş yapmama rağmen noeli haketmiyorum.
اعرف انني لا استحق ان ان اعيد هذا العيد وحتى ولو انني فعلت شيء طيبا

Annem bizim için karakola gelmeyi pek istemedi ama kesinlikle buna değdi Francis'e hizmet etmek zorunda değiliz artık.
لقد كانت أمي مرعوبة عندما عرفت أن تأخذنا من القسم ولكن لقد استحق الأمر كل هذا لم نعد نخدم فرانسيس

Viktor başına geleni haketti, Kraven'in de aşağı kalır yanı yoktu.
،لقد استحق (فيكتور) ما حدث له (تماما ً كـ (كارفين

- ...olduğunu söylerim. - Çünkü ben buna değerim, değil mi?
بالنسبة لي كي اجد اموال الفدية لإنني استحق ذلك ، صحيح ؟

O ceza odasına gönderilmelerin herbirini hakkettim.
وقد كنت استحق كل مرة حجزت فيها

İki yıl sonra cezasını tamamladığında kendi hayatına karar verme hakkını kazanmış olacak.
خلال سنتين ، عندما تنتهي مدته لقد استحق أن يقرر ماسيفعله بحياته

Güvenlerini hakettiğimi Sid'e ve tüm herkese göstermeliyim..
اللعنة يجب علي ان اري "سيد" والباقيين استحق ثقتهم