| ABD hükümeti en gelişmiş istihbarat alma operasyonlarını yürütüyor. | Open Subtitles | تمتلك حكومة الولايات المتحدة أكبر نظام استخباراتي في العالم |
| İstihbarat dosyalarının nasıl okunacağını öğrenmek biraz zaman alır. | Open Subtitles | يأخذك منك الامر مدة طويلة لكي تتعلم كيف تقرأ ملف استخباراتي |
| Yanımda oturan bu beyefendi inanılmaz bir istihbarat çözümleyicisidir. | Open Subtitles | السيد الجالس على يميني هو محلل استخباراتي يشاد له |
| Ben bir istihbarat analistiyim, istihbaratı analiz ediyordum. | Open Subtitles | أنا محلل استخباراتي ، كنت أحلل المعلومات ما الخطأ في هذا ؟ |
| Eğer erişip, bu tasarımları bizimle paylaşmış olsaydı, son zamanların en büyük istihbaratı olacaktı. | Open Subtitles | لو فعلت وتشاركتها معنا ذلك من شأنه أن يمثل أكبر انقلاب استخباراتي خلال عقد من الزمن |
| Bu noktada bir sorununuz olduğunu fark ediyorsunuz, bu bir istihbarat fiyaskosudur. | Open Subtitles | فى مرحلة ما، تدرك ان لديك مشكلة أنه فشل استخباراتي |
| İstihbarat toplamakla uğraşıyoruz işte. İstihbarat işleri. | Open Subtitles | كما تعلم , قليل من الاستخباراتِ وحسب، عملٌ استخباراتي |
| İstihbarat sağlam. | Open Subtitles | ابقى تبحث, استخباراتي عن هذا الأمر أكيدة |
| Yarın sabah uluslararası bir istihbarat soruşturması yapılacak. | Open Subtitles | سيكون هنالك استقصاء استخباراتي عالمي صبيحة الغد |
| İstihbarat analistimiz bile yoktu. | Open Subtitles | اقصد ، لم يكن لدينا اى محلل استخباراتي |
| Ulusal Güvenlik Muhabere İstihbarat çalışanıyım. | Open Subtitles | ضابط استخباراتي بارز مع وكالة الأمن القومي [NSA] |
| Evet. İstihbarat işi. | Open Subtitles | أجل عملٌ استخباراتي |
| Ama istihbaratı iyi bir şekilde analiz etmek için her zaman görmemiz gerekmiyor, öyle değil mi? | Open Subtitles | ولكن نحن لا نحتاج دائما أن نرى الاشياء لنصنع منها تحليل استخباراتي جيد أليس كذلك ؟ |