"استطيع التوقف" - Traduction Arabe en Turc

    • duramıyorum
        
    • duramam
        
    • alamıyorum
        
    • edemiyorum
        
    • durduramıyorum
        
    Ve madem, her şeyin bir anlamı var, merak etmeden duramıyorum. Open Subtitles ولان كل شئ له معنى انا لا استطيع التوقف عن التعجب
    Bir sorunum var. Sandy ile birlikteyim, Ama Judith'ten bahsetmeden duramıyorum. Open Subtitles لدي مشكلة , انا مع ساندي و لا استطيع التوقف عن الكلام حول جوديس
    Sadece yaptığım her şey, nereye gidersem gideyim, Onun hakkında düşünmeden duramıyorum. Open Subtitles كل شيء اقوم به ...حيثما اذهب لا استطيع التوقف عن التفكير به
    İyi günler bayan. Özür dilerim duramam. Open Subtitles مساء الخير يا انسه اسف لا استطيع التوقف لانى سأقلع الى الهند
    Hayır, Tanrı dünyayı kendi adil ellerine alana ve o 36 kişi ölene kadar duramam. Open Subtitles لا، لا استطيع التوقف حتى يتم التخلص من الـ 36 ويعود العالم لوضعه الصحيح.
    Eee, dinle, o geceden beri, Ellis 'in söylediklerini düşünmekten kendimi alamıyorum. Open Subtitles اسمعي من تلك الليلة وانا لا استطيع التوقف عن التفكير بما قاله إليس
    Yani, her ne kadar müteşekkir olsam da... ..çevremizdeki dünyayı düşünmeden edemiyorum. Open Subtitles كما انا شاكرة لكم لا استطيع التوقف عن التفكير في العالم حولنا
    - Uzaklaş. Peter, kan kaybediyorum. Uzaklaş Kanamayı durduramıyorum. Open Subtitles بيتر فأنا أنزف.أذهب بعيداً.أنا لا استطيع التوقف.
    Bak... Benim için yaptığın şeyleri düşünmeden duramıyorum. Open Subtitles انصت، حول هذا الصباح، لا استطيع التوقف عن التفكير حول كل هذه الأشياء التى فعلتها
    Çocuğu ve ailesini düşünmeden duramıyorum. Open Subtitles لا استطيع التوقف عن التفكير بشأن تلك الطفلة ووالديها
    Seninle seks yapmayı düşünmeden duramıyorum. Open Subtitles لا استطيع التوقف عن التفكير بإقامة علاقة معك
    Onu gevrek kutusunda saklıyordum çünkü Jason'a mesaj atmadan duramıyorum, bu şey gördüğümden daha yeni Open Subtitles لانني لا استطيع التوقف عن ارسال الرسائل الى جايسون انه قطعه الزبده الرائعه الذي اقوم بمواعدته
    Ve bu konuda yapmamız gereken bir şeyi yapmadan duramıyorum. Open Subtitles ولا استطيع التوقف عن الاحساس بأنني يجب أن أفعل شيء يجب أن نفعل شيء
    Artık şu çizgilere bakmadan duramıyorum. Open Subtitles لا استطيع التوقف عن النظر في هذه التجاعيد هنا
    Ama aksanı bir kere yapmaya başlayınca duramıyorum. Open Subtitles بأداء اللكنة, لا استطيع التوقف هذا وشم مثير للإهتمام
    Çok garip bir şey. Onu düşünmeden duramıyorum. Open Subtitles إنه جنون أنا لا استطيع التوقف عن التفكير فيها
    Bir dakika bekle. Şu anda duramam. Open Subtitles انتظري للحظة، لا استطيع التوقف الآن
    Sesin kesiliyor beni dinle, şuan duramam Chichen-Itza'ya gitmem lazım Open Subtitles لكن اصغ الى , لا استطيع التوقف يجب ان اذهب الى تشيتشن - ايتزا
    "Ona bakmadan duramam." Open Subtitles لن أستطيع العمل معها، فلن استطيع التوقف عن التحديق بها"
    Bir kez yalan söylemeye başladım mı, duramam. Open Subtitles عندما ابدأ فى هذا لا استطيع التوقف
    Bak, bilirsin, akıllısın, eğlencelisin, ve ben de seni düşünmekten kendimi alamıyorum. Open Subtitles أنتِذكيةومسلية, و انا لا استطيع التوقف عن التفكير بكِ
    Diane'i düşünmeden edemiyorum. Brad'i ona nasıl anlatacağız? Open Subtitles لا استطيع التوقف عن التفكير فى ديان هنقولها اية عن براد
    Yanıyor olsa bile durduramıyorum. Open Subtitles و انا لا استطيع التوقف على الرغم من كونه يحرق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus