| Biz dostuz. Bizim orada iç içkini. Yoksa hala kızgın mısın? | Open Subtitles | إننا أصدقاء، اشرب في دارنا، أم أنك ما زلت غاضب منا؟ |
| Otur ve iç. Gece yeni başlıyor ve hepimiz neşeli-- | Open Subtitles | أجلس و اشرب فالأمسية مازالت فى بداياتها و سنمرح معا |
| Çok dikkat et, oğlum. Git o kanı falan iç. | Open Subtitles | كن حذراً يا رجل اشرب هذه الدماء أو ما شبه |
| - 1000 hatta 2000 dolar olabilir! - Buna içerim! | Open Subtitles | سيكون حوالى من 1000 الى 2000 دولار سوف اشرب لذلك |
| Buyurun, bu içki de lazım olacak Londra'nın en kötü börekleri | Open Subtitles | تفضل , اشرب هذا , سوف تحتاجه أسوء فطائر في لندن |
| Hayır, işimin başındayken içmem. Bunlar keyif için değil. | Open Subtitles | انا لا اشرب اثناء العمل, ولا حتى للمتعة فى اى وقت |
| Bayanlar baylar, Şişko Moe'nun gizli alkol yuvasının ölümüne içiyorum. | Open Subtitles | سيداتى وسادتى ,انا اشرب نخب الختام فى حانة مو البدين |
| Zehiri iç ve onu pis bebeklerine yedir. Zâlim terörist? | Open Subtitles | اشرب السم و أعده إلى منزلك البذيء حتى تطعمه لأطفالك |
| Lahana suyunu iç! Ve de üstesinden gel be oğlum! | Open Subtitles | اشرب عصيرك المخفوق، وحاول الخروج سالماً من هذا يا بُنيّ. |
| Abartma. Cesaret verecek kadar iç, işe yaramaz hale gelme. | Open Subtitles | اشرب قليلا أريدك أن تكون شجاعا بسبب الشرب لكن لا تصل لدرجة عدم الفائدة |
| - Ýţte ţunu iç. Viskiden uzak dur ve sabaha pişman olmayacaksın. | Open Subtitles | اشرب هذا، ابق بعيداً عن الويسكي ولن تجد ما تندم عليه في الصباح |
| Gel.İç. Hiç bir kadın bütün bu tantanaya değmez. | Open Subtitles | هيا اشرب لايوجد أمراءه تستحق كل هذه الجلبه |
| Her zaman markalı cin iç evlat. | Open Subtitles | اشرب الجين دوماً مع الضحية يا فتى لا يمكنه معرفة مقدار شربك |
| Lütfen Bender, mayalı bir içki iç, kendin için değilse bile, seni sevenler için. | Open Subtitles | ارجوك اشرب بعض الخمر، ان لم يكن من اجلك اشرب من اجل الناس الذين يحبونك |
| Raynavari Meydanı'nda bir tane var. Uzak biraz. Önce kahveni iç. | Open Subtitles | يوجد واحد قرب رينورى و لكنه بعيد اشرب القهوة أولا |
| Hey, ben küfürbaz babanım, ve tüm gün boyunca bu testiden içerim. | Open Subtitles | اهلا، انا والدك الشرس كنت اشرب طوال اليوم من هذه الجرة الكبيرة |
| Bir içki al, ot tüttür kızla takıl, ne bileyim. | Open Subtitles | خذ مشروبك اشرب الدخان والمخدرات افعل ما تريده انت وفتاتك |
| Benim bir şeyler içmem lazım. | Open Subtitles | هل تريدبن شيء ما لتشربيه? انا اريد ان اشرب. |
| Masadaki herkesin mutluluğuna içiyorum ve aramızda olmayan dostumuz Banquo şerefine. | Open Subtitles | اشرب نخب الفرحة الغامرة على المائدة بأكملها ونخب صديقنا العزيز بانكو الذى نفتقده |
| Peki, madem gitmek istiyorsun en azından şu öksürük şurubunu al. | Open Subtitles | طالما انت مصر, على الاقل اشرب قليل من دواء الكحه هذا |
| Şirketin gelecek beş yılına içmek istiyorum. | Open Subtitles | أُفضل أن اشرب نخب الشركة في غضون خمس سنوات |
| İki yıldır içmiyorum ama seninle bir kadeh içeceğim. | Open Subtitles | لم اشرب شرابا لمدة سنتين، ولكن سأشرب معك. |
| Tanrı aşkına, pahalı bir şeyler için, özellikle deparası prodüksiyondan çıkıyorsa. | Open Subtitles | من أجل الرب ، اشرب شراباً مكلف عندما يقبض المخرج مالة |
| Ben bu ampulün altında viski içerken, sen de radyatörün sesini dinleyeceksin. | Open Subtitles | أنت تستمع لهسهسة ألراديو بينما اشرب أنا الويسكي تحت هذا المصباح المكشوف |
| Tüm gece sade kokteyl içtim ve çok lezzetli geldi. | Open Subtitles | لقد كنت اشرب العذراوات طيلة الليل و هن سخيفات للغاية |
| Biz dostuz. Gel mekânımızda içelim. Yoksa hâlâ kızgın mısın? | Open Subtitles | إننا أصدقاء، اشرب في دارنا، أم أنك ما زلت غاضب منا؟ |
| İstediğim zaman sarhoş olabilirim derslere girmek zorunda değilim hem de gerçek bir oyun kurucu gibi ama hiç acı çekmeden. | Open Subtitles | أني اشرب في كل وقت لكن لا أريهم ذلك في الصف وإنها مجرد مثل كونها حقيقة ولكن من دون كل الألام |
| Bütün gün hiç içmedim. | Open Subtitles | انا لم اكن اشرب طوال اليوم انت كنت نائما طوال اليوم |