| Tüm bu insanlar ve hiçbirisi Ashley Braden'ın kaybolduğunu ihbar etmemiş. | Open Subtitles | جميع هؤلاء الناس، ويست واحدة منها ذكرت اشلي برادين في عداد المفقودين. |
| Ashley Braden başkan vekilinin grup toplantısına davetliymiş. | Open Subtitles | لذا كان اشلي برادين أحد النزلاء على موقع نائب الرئيس من مجموعة التتويج. |
| Hâlâ santralde Ashley Braden'in telefonundan sinyal almak için bekliyor. | Open Subtitles | لا تزال تنتظر على برج الخلية لالتقاط إشارة من هاتفك اشلي برادين و. |
| Ashley Braden'in öldüğünü bilmiyordu. | Open Subtitles | لم يكن يعلم وكان اشلي برادين ميت. |
| Ashley Braden. | Open Subtitles | اشلي برادين. |