| Varoş bağnazları oylarını Özgürlük Partisi'ne satmaya hazırlar. | Open Subtitles | وسكان المدينة على استعداد لبيع اصواتهم احزب الحرية |
| Yarın duyacaksın gerçi ama, bir kaç kongre üyesi oylarını değiştirmeye karar vermişler. | Open Subtitles | ستسمع غدًا ، بعض اعضاء الكونجرس قرروا تغيير اصواتهم |
| Senin gibi konuşan birine halk neden oylarını versin ki? | Open Subtitles | لماذا يجب أن يعطيك الناس اصواتهم ؟ |
| Powder nehri üzerinde binlerce şelale vardır, müzik sesleri verir. | Open Subtitles | وهناك ألف شلال على النهر اصواتهم كالموسيقى. |
| İnsanlar gerçek gözükmüyorlardı, sesleri gerçek gelmiyordu. | Open Subtitles | الناس كأنهم لم يكونو حقيقيون , اصواتهم كذلك |
| Bazen hâlâ Sally Korusu'nu çınlatan seslerini duyar gibi olurum. | Open Subtitles | احيانا مازلت استطيع ان اسمع اصواتهم عبر غابات سالي |
| seslerini duysaydın! Aile! | Open Subtitles | لو يُمْكِنُ أَنْ تَسْمعَ اصواتهم انها العائلة |
| Kasabalı oylarını almak için onlara yalan söylediğini öğrendiğinde... | Open Subtitles | و عندما تكتشف البلدة بأنه كذب عليهم وتلاعب بهم لكي يحصل على اصواتهم و عندما تكتشف البلدة بأنه كذب عليهم وتلاعب بهم لكي يحصل على اصواتهم |
| Eğer oylarını istiyorsak, onlara hitap etmek zorundayız. | Open Subtitles | ان اردنا اصواتهم فيجب ان نتواصل معهم |
| Onların oylarını satın alacak. | Open Subtitles | إنه أساساً سيشتري اصواتهم |
| Ilımlılar çoğunlukta ama, sesleri yeterince çok çıkmıyor. | Open Subtitles | المعتدلين اغلبية لن اصواتهم غير عالية |
| Bears için tezahürat yaparken sesleri kısıldı. | Open Subtitles | لقد فقدوا اصواتهم بسبب تشجيعهم للـ(بيرز) |
| seslerini kısıp, olduğu yerde dondurabilecek bir kumandamız var. | Open Subtitles | نعم , لدينا ريموت كنترول يكتم اصواتهم ويثبتهم فى اماكنهم |
| Bu en muhteşem bir anlayıştı, çocuklardan kendi seslerini kullanmalarını ve kendi adlarına konuşmalarını istediğinizde, paylaşmaya gönüllü oldukları muhteşemdi. | TED | لقد كانت تجربة رائعة جداً .. كشفت لي الكثير .. حيث عندما طلبت من الاطفال استخدام اصواتهم وطلبت منهم التحدث عن انفسهم لم يكن همهم سوى الاجابة |