Ölümüm halinde ABD konsolosuna haber vermesini iste. | Open Subtitles | فى حالة موتى اطلب منه ان يُبلغ القنصلية الأمريكية |
Ondan, seni tekrar işe almasını iste. Evet diyecektir. Maaşına zam iste. | Open Subtitles | اسئله ليعيدني الى العمل و اطلب منه ان يزيد اجرتي. |
Şu an şansölyeye herkesten daha yakınsın. Lütfen ondan savaşı durdurmasını ve diplomasiye izin vermesini iste. | Open Subtitles | أنت الان اقرب الى المستشار من أي أحد اخر ارجوك اطلب منه ان يكف عن القتال ويدع الدبلوماسية تعود |
Sizi bağışlamasını isteyin, yüz yüze gelince ne yapacağınızı bilirsiniz. | Open Subtitles | و اطلب منه المغفرة. و عندما تواجهه، ستعرف ما ستفعله. |
Kocama gidin ve ondan bebeğimi öldürmemesini isteyin. | Open Subtitles | .. اذهب إلى زوجي و اطلب منه ألاَّ يقتل طفلي |
Toplantı odasına gelmesini söyleyin. | Open Subtitles | انه بالخارج , اطلب منه الانضمام معنا في غرفة الاجتماعات الان |
İçeri girdiğinde ona oturmasını söyleyin. | Open Subtitles | عندما يدخل هنا اطلب منه الجلوس |
Hodgins için dışkı saklamalarını iste. | Open Subtitles | اطلب منه أن يحتفظ بالبراز من أجل هودجينز |
Kendisinden, haini sana teslim etmesini iste, yoksa sonuçlarına ve ebedi düşmanlığımıza katlanması gerektiğini hatırlat. | Open Subtitles | اطلب منه أن يسلمك ذلك الخائن أو توجيه العقاب الدائم اليه |
İçeri girince 20 dolarlık kokain iste. | Open Subtitles | حين تدخل إلى هناك اطلب منه مخدّر بقيمة 20 دولار |
Ellerini göstermesini iste. Buraya geldiğimizden beri sayfaları saklıyordu. | Open Subtitles | اطلب منه إظهار يدَيه فهو يسترهما مُذ وصلت إلى هنا |
Ondan benim, Grigory Krukov'un, Dışişleri Bakanlığı'ndaki sicilini iste. | Open Subtitles | اطلب منه ملف وزارة الداخلية جريجوري كروكوف |
- Coca-Cola istiyorum. Garson İspanyol, ondan İspanyolca Coca-Cola iste. Haydi. | Open Subtitles | النادل إسباني اطلب منه "كوكاكولا" بالإسبانية، هيا. |
Ondan yardım iste. | Open Subtitles | اطلب منه المساعدة |
Ona gitar dersleri vermesini isteyin. | Open Subtitles | اطلب منه أن يعطيك بعض دروس الغيتار. |
Sağ kolunu göstermesini isteyin. | Open Subtitles | اطلب منه ان يريك ذراعه الايمن |
Hep o karar veriyor. söyleyin ona, o buraya gelsin. Tamam mı? | Open Subtitles | غير عادل اطلب منه القدوم الى هنا |
Matt'i görürseniz, beni aramasını söyleyin. | Open Subtitles | , [وإن كنت ترى [مات اطلب منه فحسب أن يتّصل بي |
Gidip yerden almasını söyleyin. | Open Subtitles | اطلب منه أن يحضرها |