sanırım ne yapacağımı biliyorum, Suzie'yi karşıma alıp oturup bu konuda konuşacağım. | Open Subtitles | اعتقد ان ما سافعله هو, اني ساجلس مع سوزي وساحدثها بهذا الشأن |
sanırım şöyle demişti, orada serenayt etiketli bir şişe vardı. | Open Subtitles | شئ ما فى زجاجة اعتقد ان ما قالته هو.. ان |
sanırım hepimizin söylemeye çalıştığı şey aile kararlarımızı farklı şekilde almaya başlamak istediğimiz. | Open Subtitles | اعتقد ان ما نحاول قوله هو نريد ان نتخذ قرارات العائلة بطريقة مختلفة |
sanırım düşündüğün, testi durdurmak için bir yol bulmamız gerektiği. | Open Subtitles | اعتقد ان ما تقصده هو علينا ان نجد طريقة لوقف التجارب |
sanırım yatıp yatmadığımızı sormak istediniz. | Open Subtitles | اعتقد ان ما كنت تريد سؤالي عنه عما اذا كنا قد نمنا مع بعض. |
Tanrım, sanırım çantanın içindekileri birisi yemeye hazırlanıyor. | Open Subtitles | يا عزيزي. اعتقد ان ما في العلبة تستعد لتناول الطعام لوحدها |
sanırım bu nedenle soruyorum ve burnumu soktuğum için beni gerçekten affet ama ikiniz birlikte misiniz? | Open Subtitles | لذا اعتقد ان ما اريد معرفته, واعتذر عن تطفلي لكن هل انتما الاثنان على وفاق؟ |
sanırım şimdi yapmamız gereken birlikte bir sebep bulmak. | Open Subtitles | اعتقد ان ما نحتاج اليه الان هو أن نتفق على سبب |
Molly, sanırım söylemeye çalıştığım şey Groucho gözlüklerini taktığını fark etmiştim ve onları taktığın her gün fark edeceğime söz veriyorum. | Open Subtitles | مولي، اعتقد ان ما أحاول قوله هو أنني لاحظت نظارات غروشو على وجهك وأعدك أنني سألاحظها في كل مرة تضعينها |
sanırım hissettiğin şey Dana Tori'yi tutuklamanın pek iyi bir strateji olmadığı. | Open Subtitles | اعتقد ان ما تستشعريه، دانا، اننا لسنا جميعا متأكدين ان احضار شخص ما مثل توري هي افضل استراتيجية. |
sanırım bu gece olanların bir kısmı benim suçumdu. | Open Subtitles | لذا اعتقد ان ما حدث الليلة كان خطأي جزئياً |
Her neyse, sanırım bu beni gerçekten rahatsız ediyor, oğlumun bir gün bunun gibi odada kendini bulmasından çok korkuyorum. | Open Subtitles | علي اي حال اعتقد ان ما يقلقني هو انني خائفة ان ابني سينتهي |
sanırım hepimizin söylemeye çalıştığı şey; aile kararlarımızı farklı şekilde almaya başlamak istediğimiz. | Open Subtitles | اتعلمين اعتقد ان ما نحاول قوله هو اننا نريد نبدأ بالقيام بالقرارات العائلية بطريقة اخرى |
Bu tip davranışlarla çok karşılaşırdım... ve sanırım senin beklediğin oğlunun herkese hükmeden... babasından uzak durmaya çalışan normal ihtiyaçları. | Open Subtitles | لقد رايت الكثير من امثلة هذا السلوك ... و اعتقد ان ما تمر به هو احتياجات ابنك الطبيعيه ... . |
sanırım söylediğim, ben... | Open Subtitles | اعتقد ان ما اقوله هو ، انا .. ِ |
sanırım söylemek istediğim şey... ben o adam olmak istemiyorum. | Open Subtitles | ... اعتقد ان ما احاول قوله هو , اني لا اريد ان اكون ذلك الشاب |
Yani sanırım sana terfi teklif ediyorum. | Open Subtitles | اعتقد ان ما اقوله هو عرض ترقية |
sanırım aramızda bir yanlış anlama var. Hepsi bu. Yanlış anlama mı? | Open Subtitles | اعتقد ان ما بيننا سوء تفاهم فقط |
Hımm, sanırım dedikleri doğruymuş | Open Subtitles | حسناً، اعتقد ان ما يقولونه صحيح |
Duke Üniversitesi'nden davet almamın büyük bir onur olmasıyla birlikte... sanırım bugün için size söylemem gereken şey şu: | Open Subtitles | انه لـ شرف كبير لي لاختيار (جامعة دوك) لي اعتقد ان ما سـ اقوله لكم اليوم .. |