"اقتصاد" - Traduction Arabe en Turc

    • ekonomisi
        
    • ekonomi
        
    • ekonomisini
        
    • ekonomiye
        
    • ekonomisine
        
    • ekonomisinin
        
    • ekonomik
        
    • iktisat
        
    • ekonomist
        
    • ekonomiler
        
    • ekonomisiyle
        
    Olağanüstü bir sorun bu. Özellikle de İsviçre ekonomisi gibi finans endüstrisine yatırım yapılan tröste dayalı bir ekonomi açısından. TED فهذه مشكلة كبيرة إذا كنت تفكر، خصوصا في اقتصاد دولة كسويسرا، والذي يعتمد كثيرا على الثقة الملقاة على القطاع المالي
    Babam her zaman "Tanrı tam zamanlı çalışma ekonomisi yürütür" derdi. Eğer ihtiyacı takip edersen hayatta hep bir amacın olur. TED أبي يقول دائمًا الإله يدير اقتصاد التوظيف الكامل، وأنه إذا فقط لبًّيت حاجة ما، لن تخفق في تحقيق هدف في الحياة.
    Burada bir ekonomi olduğu için, tesir ekonomisi, lobicilerin merkezde olduğu ve kutuplaşmadan beslenen bir ekonomi. TED بما أنه يوجد اقتصاد هنا،اقتصاد تأثير، إقتصاد جماعات الضغط الذين يتغدون على الإستقطاب;
    Şimdi bu fikirlerin ormanların yok olması ekonomisini gerçekten değiştireceğini düşünüyorum. TED وأنا الآن بالفعل أعتقد أن هذه الأفكار سوف تغير علم اقتصاد التصحر.
    Temiz ekonomiye ve daha adil bir topluma geçtikten sonraki dünya. TED العالم بعد انتقالنا إلى اقتصاد نظيف ومجتمع أكثر عدلًا.
    Lakin onların ayrılışı Doğu Almanya'nın ekonomisine ciddi kan kaybettiriyordu. Open Subtitles ولكن رحيلهم كبد اقتصاد ألمانيا الشرقية خسائر ضخمة أنذرت بإنهياره
    Tüm genç kızlar yemek ve ev ekonomisi nasıl yapılır bilirdik. Open Subtitles كل الفتيات , نعلمن كيف يخبزن .. كان عندنا اقتصاد منزلي
    Chris benden bunun üzerinde çok uzun durmamamı istedi. Ben de durmayacağım. Hidrojen ekonomisi olmayacağını söylemek dışında. TED طلب مني كريس ان لا اتحدث لفترة طويلة جدا حول هذا الموضوع ، ولن افعل. إلا أن نقول أنه لن يكون هناك اقتصاد الهيدروجين.
    Askeri şura sivil halkı ve protestoları bastırdı ve ülkenin ekonomisi hala kötüye gitmekte. TED المجلس العسكري قمع المجتمع المدني والمظاهرات ويستمر اقتصاد البلاد في المعاناة.
    Yalnızca 30 sene içinde, Çin dünyada tarımla geçinen en fakir ülkelerden birisi olmaktan çıkıp, ekonomisi en büyük olan ikinci ülke haline geldi. TED في ثلاثين عاماً فقط، انتقلت الصين من واحدة من أفقر الدول الزراعية في العالم إلى ثاني أكبر اقتصاد في العالم.
    Başlarda bu da çok şarşıtıcıydı: Büyüyen ekonomi, harika altyapı, ve ülke Afrika'nın ekonomik kalkınması için sanki bir modeldi. TED بداية، كان هذا وحده أمرا مدهشا: اقتصاد نامٍ وبنية تحتية ممتازة وكان يبدو كنموذج للاقتصاد النامي بأفريقيا.
    Dijital para, at ve at arabasına benziyor. Gayet iyi çalışıyor ve bütün ekonomi onun üzerine kurulu. TED النقود الرقمية، مثل الحصان والعربة، تعمل بشكل جيد، وكل اقتصاد العالم مبني عليها.
    Yeni ortak bir ekonomi bazı meslekleri yok edecektir. TED إن اقتصاد المشاركة الجديد سيقوم بإلغاء بعض الوظائف.
    Son bir şey daha. Çetenin incelemesinden daha genel olarak ekonomi ile ilgili öğrendiklerimiz hakkında konuşmaya zamanım olacağını düşünmemiştim. TED فسأفعل شيء أخير لم أكن أعتقد أن يكون عندي الوقت الكافي، وهو أن أتكلم عن ما عرفناه بشكل عام عن اقتصاد العصابة.
    Hayır Bay Shelton, önemli olan Kraliyet Şeker Şirketi uygulamada tüm Queimada ekonomisini kontrol ediyor. Open Subtitles كلا, سيد شيلتون ولكن المهم هو هذا الشركة الملكية للسكر تسيطر عمليا على اقتصاد كيمادا بالكامل
    Kara sakal'ın hazinesi bu küçük adanın ekonomisini ayakta tutan şeydir. Open Subtitles كنز اللحية السوداء هو ما يبقي اقتصاد هذه الجزيرة الصغيرة على قيد الحياة
    Bugün, Çin dünyadaki en büyük ikinci ekonomiye, güç santralına sahiptir. Ayrıca insanları artan bir refah içinde yaşamaktadır. TED اليوم، هي ثاني أكبر اقتصاد في العالم، وتمثل قوة صناعية، ويعيش شعبها في رخاء متزايد.
    Çin'in planlı ekonomiden piyasa ekonomisine geçişi sırasında TED و تشير إلى الصينيين الذين فقدوا وظائفهم أثناء عملية الانتقال من اقتصاد مخطط إلى اقتصاد سوق.
    Bu, bugünki tüm A.B.D ekonomisinin büyüklüğüne eşit. TED هذا هو حجم اقتصاد الولايات المتحدة بأكملها اليوم.
    sokaklarda kazanıldı. Toplumunuzu hiçbir zaman demokrasi veya ekonomik konularda internette bir şeylere tıklayarak değiştiremezsiniz. TED في الشوارع. لن تستطيع أبدا تغيير مجتمعك نحو الديمقراطية و اقتصاد السوق إذا جلست و نقرت على الفأرة.
    Arz yanlı iktisat, biz de tedarikçiyiz. Open Subtitles ومن ناحية اقتصاد الموارد الجانبية نحن المزوّدون
    Ama avukat ya da ekonomist olup Harvard'dan mezun birisiyle evlenmemi kastetmişsin. Open Subtitles ولكنتك كنت تقصد بان تصبح محامى او رجل اقتصاد والزواج من شخص تخرج من جامعة هارفارد
    Araştırdıkça öğrendiğimiz üzere çoğu tıbbi araç Batılılar için, daha zengin ekonomiler için dizayn ediliyor. TED وقد تعلمنا أن أغلب الأجهزة الطبية كما أوضحنا، مصممات خصيصا للغربيين لأجل اقتصاد أقوى
    ABD'nin serbest piyasa ekonomisiyle ve kapitalizmiyle ilgisi var. TED ما يوجد على المحك هنا هو اقتصاد السوق الحر ورأسمالية الولايات المتحدة الأمريكية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus