| Muhtemelen birkaç güne onu tutuklayacaklar. | Open Subtitles | وعلى الأرجح أنّهم سيعتقلونه خلال الأيام القليلة المقبلة |
| Muhtemelen gitselerdi elmasın nereden geldiği ortaya çıkacaktı. | Open Subtitles | الأرجح أنّهم لو بلّغوا الشُرطة، فإنّ ذلك سيعني أنّهم سيضطرّون للكشف عن موطن الألماسة. |
| Muhtemelen araba hırsızı olduğunu bilmiyorlardı. | Open Subtitles | على الأرجح أنّهم لم يكونوا يعلمون أنّه كان سارق سيارات. |
| Muhtemelen şimdiye DNA'mı, kıl tüy bir şeyler almışlardır. | Open Subtitles | على الأرجح أنّهم قد وجدوا بالفعل .حمضي النووي أو أليافاً أو ما شابه |
| Muhtemelen iyi bir iş yapacaklar. | Open Subtitles | أقصد، يمكنهم ذلك، وعلى الأرجح أنّهم سيقومون بعمل جيّد. |
| Muhtemelen seni başkasıyla karıştırmışlardır. | Open Subtitles | على الأرجح أنّهم أخطئوك بشخص آخر |
| Muhtemelen hepsini eBay'de satıyordur. | Open Subtitles | الأرجح أنّهم سيضعونه بمزاد ."علني على موقع "إيباي |
| Şu an Muhtemelen maç falan izliyorlardır. | Open Subtitles | من الأرجح أنّهم يشاهدون الرّياضات الآن. |
| Muhtemelen şu an dondurma dükkanındalardır. | Open Subtitles | على الأرجح أنّهم في محل المثلجات -أعلميني إن إحتجت شيئاً |
| Muhtemelen Başkent yolundadırlar. | Open Subtitles | على الأرجح أنّهم في طريقهم إلى العاصمة |
| Muhtemelen bu sabahki haberleri izlemişler ve ne tür paralı askerlikle alakasız acemiler olduğumuzu harfiyen öğrenmişlerdir. | Open Subtitles | وعلى الأرجح أنّهم رأوا مقطع الأخبار الصغير هذا الصباح... ويعرفون تماماً كيف أننا لسنا مرتزقة مدربين. |
| Muhtemelen Walter'ı da onlar alıkoydu. | Open Subtitles | و على الأرجح أنّهم اختطفوا (والتر). |
| - Muhtemelen var olmayan kişilere. | Open Subtitles | -أشخاص على الأرجح أنّهم غير موجودين . |
| Muhtemelen onlar gelmiştir. | Open Subtitles | من الأرجح أنّهم هُم{\pos(190,210)}. |