| Tamam, evlat. Birkaç gün izin al. Seni işe Gelecek hafta başlatırız. | Open Subtitles | حسنٌ يا بنيّ، خذ بضعة أيام إجازة، وسنبدأ تكليفك من الأسبوع المُقبل. |
| Gelecek hafta bir ara gideriz. | Open Subtitles | لا أعلم سوف نذهب فى وقت لاحق فى الأسبوع المُقبل |
| Tamam, Gelecek hafta burada buluşuyoruz. | Open Subtitles | حسناً ,جميعنا سوف نلتقي هُنا الأسبوع المُقبل |
| Durumları gayet iyiymiş; Önümüzdeki hafta çıkabilirmişiz. | Open Subtitles | نحن نُبلي حسناً، سيتمّ إخراجهما في الأسبوع المُقبل. |
| Onu gerçekten güzelleştirmek için Önümüzdeki hafta İngiliz kestanesine ya da Sedona kırmızısına boyatacaktım. | Open Subtitles | حسناً، لقد كنتُ سأبيعه الأسبوع المُقبل لجعله يبدو جميلاً حقاً، كما تعلمان، مثل الكستناء الإنجليزي أو السيدونا الأحمر |
| Ama Otto'yla ben önümüzdeki haftaya daha hazırız. | Open Subtitles | لكنّني أنا و "أوتو" متفائلان بشأن إختبار القيادة الأسبوع المُقبل |
| önümüzdeki haftaya kadar tamamlamaya çalış. | Open Subtitles | حاولي إنهائها الأسبوع المُقبل. |
| Gelecek haftaya kadar bir tetkikçi gönderemezlermiş. | Open Subtitles | يقولون أنّ ليس بإمكانهم إرسال المُحقق حتى الأسبوع المُقبل. |
| Ofisime gelince, en acil tarafından hazır olacak, değil mi? | Open Subtitles | هل ستنتهوا من هذا الأمر خلال الأسبوع المُقبل ؟ |
| Gelecek hafta aynı nakliyeye ihtiyacım olacak ama bu sefer ki çok daha fazla. | Open Subtitles | .. أُريد الشحنة علي الأسبوع المُقبل ، رُبما أكثر |
| Gelecek hafta çiftlerle öğlenden 6.30'a kadar sen görüşme yapacaksın. | Open Subtitles | يجب أن توافق على أن أخذ عدد من الظهيرات عُطلة الأسبوع المُقبل لنقل من الظهيرة حتى السادسة و النصف |
| Gelecek hafta nelerin olacağını görmek için can atmaz. | Open Subtitles | لا يفقد صوابه في التفكير فيما سيحصل الأسبوع المُقبل. |
| Şimdi benim, yani Azametli Yengeç Adam'ın vakti ve size Gelecek hafta olacakları anlatacağım. | Open Subtitles | أنا كابيرانتي العظيم .سوف اخبركم ماذا سيحصل في الأسبوع المُقبل هاه؟ |
| Gelecek hafta Saitama'nın yaşadığı Z Şehri'nde bir adam ortaya çıkacak. | Open Subtitles | حسناً، في الأسبوع المُقبل سيظهر رجل .في المدينة زت حيث يعيش سايتاما |
| Oğlum için Gelecek hafta randevum vardı. | Open Subtitles | لدىّ موعد معه الأسبوع المُقبل من أجل إبني |
| Son dakika hatırlatması havuz Önümüzdeki hafta açılıyor. | Open Subtitles | تذكير للمرة الأخيرة حوض السباحة سوف يُعاد فتحه الأسبوع المُقبل |
| Ha unutmadan Önümüzdeki hafta fotoğrafçıda indirim var. | Open Subtitles | أنتظروا قبل أن أنسى الأسبوع المُقبل سوف اعمل تخفيضات في متجر الصور |
| Bölüğünüzün Önümüzdeki hafta konuşlanacağını sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدتُ أن سريتكَ كانت ستنتشر في الأسبوع المُقبل |
| önümüzdeki haftaya görüşürüz. | Open Subtitles | أراك الأسبوع المُقبل. |
| Takvimlerinde önümüzdeki haftaya kadar tadilat yok. | Open Subtitles | -كلاّ، التجديدات لن تبدأ حتى الأسبوع المُقبل . |