| şimdi biz eski günlerde yeryüzünü ve gökyüzünü yerinden oynatmış olan... | Open Subtitles | نحن لسنا الأن في القوة التي كنا عليها في الأيام الخوالي |
| Süper. Önce markette beni kaybettin, şimdi de bu bomboş otoparkta yalnız bırakıyorsun. | Open Subtitles | عظيم، في المرة الأولى تفقدني في البقالة، و الأن في موقف مهجور للسيارات. |
| .Ben ilk durumdaydım.şimdi ise 2 tur kala üçüncü durumdayım. | Open Subtitles | لقد كنت منذو قليل في المرتبة الأولى و الأن في 3 و تبقى دورتان |
| O her kimse, şu an Sleepy Hollow'da üzerimize şeytanları salıyor. | Open Subtitles | أيا كانت .. أيما كانت إنها هنا الأن في سليبي هوللو |
| Teğmen bu savaştaki şimdiki görevin bir an önce iyileşmek. | Open Subtitles | حضرة الملازم؟ إن مهمتكِ الأن في هذه المعركة هي الشفاء |
| CA: Peki bu dönemde Baloçistan'da ne kadar zaman geçiriyorsun? | TED | كريس: كم من الوقت تقضين الأن في بلوشستان؟ |
| Hep güzeldin ama şimdi bir başka güzelsin. | Open Subtitles | لطالما كنتي جميلة و لكنكِ الأن في غاية الجمال |
| O lanet şeyi daha anasının içindeyken öldürseydi şimdi bu durumlara düşmemiş olurduk. | Open Subtitles | اذا قام بقتله لكانت الأن في غني عن كل هذا |
| şimdi, eğer haklıysam ki olduğuma inanıyorum tam buraya çıkacak. | Open Subtitles | الأن في الطريق, الذي أُصدقه هي ستظهر تقريباً |
| Biliyor musun, Russell, eğer bana güvenseydin, bu herkes için daha kolay olacaktı, şimdi muhtemelen evimizde, karılarımızın yanında olacaktık. | Open Subtitles | لو وثقت بي فإن الحياه ستكون أسهل لكل الناس وأننا سنكون من المحتمل الأن في البيت ,وفي السرير الأن |
| Onu hayal kırıklığına uğrattım, şimdi karımın ihtiyacı var eğer yaşıyorsa. | Open Subtitles | ولقد خذلته ، وزوجتي الأن في حاجة لي لو مازالت على قيد الحياة |
| Onu hayal kırıklığına uğrattım, şimdi karımın ihtiyacı var eğer yaşıyorsa. | Open Subtitles | ولقد خذلته ، وزوجتي الأن في حاجة لي لو مازالت على قيد الحياة |
| O senin hayatını kurtardı, ve şimdi de dışarıda tek başına bizi kurtarmaya çalışıyor. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتك من قبل وهي الأن في الخارج بمفردها تحاول إنقاذ حياتنا |
| Eski meslektaşlarımızdan ikisi şimdi Moskova'ya çalışıyor. | Open Subtitles | إثنان من زملائنا متقاعدان ويعيشان الأن في موسكو |
| İyi, o o zamandı, şimdi şimdi. | Open Subtitles | ذلك كان حينها و نحن الأن في الوقت الحاضر |
| Aletler, ucuz aletler Ernie'nin geri dönüşüm yerinde şu an mevcut. | Open Subtitles | العدد، العدد الرخيصة... متوفرة الأن في أشياء ايرني التي تخلص منها |
| Şey, ben şu an sadece Los Angeles'in bütün güvenliği ile ilgileniyorum, general. | Open Subtitles | انني تحصلت الأمن بقدر ما افعله الأن في لوس انجلوس, ايها الجنرال |
| Şu anda Puerta de Fuego'da Pinkerton'ların bir adamı var. | Open Subtitles | هنالك رجل من "وكالة بينكرتون" الأن .في "بويرتا دي فويغو". |
| Şu an bir alfresco durumu yaşamaktayım da.. | Open Subtitles | الأن؟ أنا الأن في موقف يشبه النقل المباشر للتلفاز للأحداث المهمة |