| Bugün işte ilk günüm, bebeğimden, onu eve götürdüğümden beri ilk defa ayrıldım. | Open Subtitles | إنه يومي الأول بعد عودتي, وقد تركت طفلتي للمرة الأولى منذ عدت للمنزل |
| 1845'ten beri ilk kez yer çekimsel etkinin Güneş sisteminin dış kısmındaki bir şeyden geldiğini gördük ve ne olduğunu bilmiyorduk. | TED | كانت هذه هي المرة الأولى منذ عام 1845 التي لاحظنا فيها تأثيرات جاذبية لشيء ما في النظام الشمسي الخارجي ولم نعرف كنهه. |
| Seninle tanıştığımızdan beri ilk kez beni biraz endişelendirdin. | Open Subtitles | هل تعرفين ، للمرة الأولى منذ أن عرفتك لقد جعلتينى أقلق للحظة |
| Ama geçen hafta aylar sonra ilk kez çiçek yoktu. | Open Subtitles | والأسبوع الماضي للمرّة الأولى منذ شهور ، لا توجد زهور |
| McDonald'sa gittiler orada oturdular, uzun zamandır ilk kez birbirleriyle konuştular, birbirlerini dinlediler. | TED | ذهبوا إلى ماكدونالدز وجلسوا وتحدوثوا وسمعوا بعضهم البعض للمرة الأولى منذ فترة طويلة. |
| Yirmi yıldan bu yana ilk defa kızlardan birisi böyle bir şey öneriyor. | Open Subtitles | إنها المرة الأولى منذ 20سنه إحدى الفتيات تعرض علي المساعدة |
| Annen öldüğünden beri ilk kez geliyorsun. | Open Subtitles | أليست هذه زيارتك الأولى منذ أن توفت والدتك؟ |
| Annen öldüğünden beri ilk kez geliyorsun. Evet. | Open Subtitles | اليست هذه زيارتك الأولى منذ أن توفت والدتك؟ |
| Sizi bilmem ama buraya geldiğimden beri ilk defa kendimi iyi yani güvende hissediyorum. | Open Subtitles | لكن هذه المرة الأولى منذ أن قدمت الي هنا أَشْعرُ بالارتياح. هلم. |
| Bu, 13 yaşımdan beri ilk kez oluyor. | Open Subtitles | هذه المرة الأولى منذ أن كنت فى الثالثة عشر التى أكون عاطلة عن العمل |
| Ve o korkunç günden beri ilk kez bir tür özgürlük ve cesaret hissettim. | Open Subtitles | وللمرة الأولى منذ ذلك اليوم الرهيب شعرت بشيء من الحرية وشيء من القوة |
| Çocukluğundan beri ilk kez ağladı. | Open Subtitles | غرايس لم تستطع أن تتحمل أكثر من هذا. للمرة الأولى منذ طفولتِها، قد بكتْ. |
| Şu an, evlendiğimizden beri ilk kez kendimi ondan daha çekici buluyorum. | Open Subtitles | إنها المرة الأولى منذ زواجِنا التي أشعر فيها أنني الطرف الأكثر جاذبية حَسَناً، هيا يا مايك تستطيع هزمها |
| Haftalardan beri ilk kez, uyumuştum. | Open Subtitles | للمرة الأولى منذ أسابيع ، تمكنت من النوم |
| Bu arada, Barney Marshall'ı 17 yaşından beri ilk defa bir kaç kadınla tanıştırmak için dışarı çıkarmıştı. | Open Subtitles | في هذه الأثناء، بارني كَانَ يَأْخذُ مارشال لمُقَابَلَة النِساءِ للمرة الأولى منذ كَانَ 17 |
| Uzun zaman sonra ilk kez kontrolü ele almış hissettim. | Open Subtitles | فقط إنها المرة الأولى منذ وقت طويل أشعر بالسيطرة بالفعل |
| Bunu 3 yıl üst üste yaparsak 50 yıldan uzun bir süre sonra ilk defa cinsiyet eşitliğini sağlayabiliriz. | TED | إن فعلنا هذا لثلاث سنواتٍ متصلة، ستكون لدينا مساواة بين الجنسين للمرة الأولى منذ أكثر من نصف قرن. |
| Bu yüzden yıkıldım ve orada onunla oturdum çünkü uzun zamandır ilk defa, iyi görünüyordu. | TED | لذلك سقطت وجلست معه هناك لأنه وللمرة الأولى منذ فترة طويلة بدا بخير نوعًا ما. |
| Çok uzun zamandır, ilk kez gerçekten iyi hissediyorduk. | Open Subtitles | كانت المرة الأولى منذ زمنٍ التي شعرنا فيها جميعاً بالسرور |
| Başladığımdan bu yana ilk defa anlatacak bir hikayem olmadığını farkediyorum. | Open Subtitles | أشعر للمرة الأولى منذ بدأت العمل هنا أنه لم يعد لدي قصص أرويها |
| 15 yıldır ilk defa ayaklarımın üstüne basabiliyorum,ve onları kullanmam lazım. | Open Subtitles | لدي ساقين تعمل للمرة الأولى منذ 15 عاماً وأنا سأستخدمها .. |
| Ve uzun süredir ilk kez, kendim için bir şey istedim. | Open Subtitles | وللمرة الأولى منذ زمن بعيد تُقتّ إلى شيء ما لأجل نفسي |
| Yirmi yıl boyunca ilk defa, babama kızgın değilim. | Open Subtitles | للمرة الأولى منذ 20 سنة لا أشعر بالغضب تجاه أبي |