| Bu Yatırım fonu üç haftadır çaktırmadan Grup hisselerini satın alıyordu. | Open Subtitles | خلال آخر ثلاثة أسابيع، هذا الصندوق الإستثماري قام بشراء حصص المجموعة... |
| Voliyi vuracağımız Yatırım için teminatı olduğunu ispatlamak için. | Open Subtitles | للإثبات أنّ لديه ضمانات للإستثمار في صندوقي الإستثماري |
| Eğer yaptırmış olsaydım bana sürekli kendisinin inanılmaz Yatırım fırsatlarını anlatıp duran golf takımlarını taşıyan o adamla yarım saat geçirmek zorunda kalacaktım. | Open Subtitles | لأني لو فعلت لكان يجب علي التكلم مع كادي قرابة 30 دقيقة محاولا بيعي في مشروعه الإستثماري الرائع |
| Bu fonda biriken parayla yeşil teknolojilere Yatırım yapılıyor. Özellikle de dünyanın Yatırım fonu kıtlığı çeken bölgelerinde. | TED | وتخيلوا إستخدام رأسمال الصندوق للإستثمار في التكنولوجيا المتجددة، لا سيما في أجزاء من العالم حيث نُدرة التمويل الإستثماري. |
| Buna ve Düşük Gelgit Fonuna bakarsak galiba pek de öyle dahi biri değilmiş. | Open Subtitles | حسناً ، بين هذا والصندوق الإستثماري ربما لم تكن فكرة عبقرية |
| Lasgrove Yatırım Fonu'nu duydunuz mu? | Open Subtitles | هل أنت على معرفة صندوق "لاسغروف" الإستثماري ؟ |
| Lasgrove Yatırım fonu feci şekilde bir dolandırıcılık skandalı yaşadı. | Open Subtitles | صندوق "لاسغروف" الإستثماري تم الكشف بأنه يقوم بعمليات احتيال |
| Evet, araştırma geliştirme çalışmaları için yapılacak Yatırım karşılığında en azından eşdeğer bir... | Open Subtitles | ...إذاً التقييم الإستثماري ...في البحث والتطوير يستند ...على إرتباط التكافئ... |
| Yatırım ve istihdam sahtekarlığından tutuklusun. | Open Subtitles | أنت متهم بالخداع الإستثماري والوظيفي |
| İlk nedeni Yatırım yapmaktı. | Open Subtitles | الغرض الإستثماري يأتي أولاً |
| Forbes'ta, kendi kendine hisse senedi ticaretini öğrendiğin ve bir servet kazandığınla ilgili o hikayeyi okuduğumda sana Yatırım yapmam gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | "وعندما قرأتُ تلكَ القصة في مجلة "فوربس كيف علمتَ نفسك تداول الأسهم وجنيتَ بعد ذلك ثروة كنتُ أعلم أنّه لابدّ لي أن أستثمر بصندوقك الإستثماري |
| Yatırım bankasındaki işim. | Open Subtitles | في البنك الإستثماري |
| Bir Yatırım bankasında çalışıyorum. | Open Subtitles | اعمل في البنك الإستثماري |
| Bir Yatırım bankasında çalışıyor. | Open Subtitles | يعمل لدى البنك الإستثماري |
| - Yatırım sahtekarlığı. | Open Subtitles | - الإحتيال الإستثماري - |
| JP Harding Yatırım Bankası. | Open Subtitles | مصرف (جاي بي هاردينغ) الإستثماري. |
| Düşük Gelgit Fonu | Open Subtitles | الصندوق الإستثماري في إنخفاض |
| Evet, antik silah koleksiyonu sahibi olmasına ilaveten Bay Podofski kurbanımızın Düşük Gelgit Fon'unda... | Open Subtitles | أجل ، حسناً ، بالإضافة إلى جامع أسلحة عتيقة السيد (بودوفسكي) خسر أكثر من 4 ملايين دولار في الصندوق الإستثماري لضحيّتنا |