| Bir objeyi bulmak için başka bir obje kullandığında özellikle de usturlap gibi güçlü bir objeyi işler karışıyor. | Open Subtitles | حين تستعمل قطعة أثرية لإبجاد قطعة أثرية أخرى خصوصا من هي قوية مثل الإسطرلاب تزداد الأمور تعقيدا |
| Bu kısım, usturlap hakkında bütün bildikleri. | Open Subtitles | هذا القسم هنا هو كل ما عرفه من الإسطرلاب |
| usturlap hakkındaki her şeyi bilmeliyim ki onu bulabileyim. | Open Subtitles | كل شيئ على الإسطرلاب من أجل إيجاده |
| usturlapı kullanan kişiyi bulmak için gücüm dahilinde herşeyi yapıcam. | Open Subtitles | حسناً سأفعل كل ما بإستطاعتي لإيجاد الشخص الدي إستخدم الإسطرلاب |
| Eğer usturlapı kullanırsan, Kendi ellerinle bir kötülük yaratmış olacaksın. | Open Subtitles | إن إستعملت الإسطرلاب ستخلق شراً من صُنعك |
| Kötülüğü bilmek usturlabı bulmanı sağlamayacak. | Open Subtitles | معرفة الشر لن يُساعدك في تحديد مكان الإسطرلاب |
| Fakat, Usturlabın tehlikesini göz önüne alarak onu ne pahasına olursa olsun bulmak hem sizin kurumunuzun hem de benim kurumumun. menfaatine değil mi? | Open Subtitles | ومع ذلك، نظراً لخطورة الإسطرلاب أليس من أولويات منظمتي و منظمتكم إإستعادتها بأي طريقة ممكنة ؟ |
| Bu bir usturlab. Çok etkileyici değil mi? | TED | هذا هو الإسطرلاب .. مثير للإهتمام .. أليس كذلك ؟ |
| usturlap tek çözümdü. | Open Subtitles | و الإسطرلاب كان وسيلتنا الوحيدة |
| Bu bir usturlap Louvainli bir usta tarafından yapıldı. | Open Subtitles | .. هذا الإسطرلاب " تم صنعه في " لوفن |
| - usturlap. | Open Subtitles | - إنه الإسطرلاب. |
| Bu bir usturlap. | Open Subtitles | إنه الإسطرلاب |
| Evet, eğer aynı kişi usturlapı kullanırsa, zaman sıfırlanır. | Open Subtitles | أجل و لو إستخدم نفس الشخص الإسطرلاب ثانية سيعود الزمن إلى ما كان عليه |
| Artie usturlapı kullandığında, şeytani bir şeye dönüştü. | Open Subtitles | عندما أستخدم (آرتي) الإسطرلاب تحول إلى شرير |
| usturlabı kullanmak, derhal yok edilmesi gereken önemli bir kötülüğü serbest bırakır. | Open Subtitles | إستعمال الإسطرلاب سيخلق شراً يتوجب علبنا إيقافه |
| Ve usturlabı bulmayı sağlayacak bir şey de henüz bulamadım. | Open Subtitles | هدا ليس الوقت المناسب و لم أجد أي شيئ بعد قد يساعد على تحديد مكان الإسطرلاب |
| Yalnızca usturlabı düşün ve görüntüsünü zihnine kazı. | Open Subtitles | إستمر في التركيز غلى الإسطرلاب و أبقي صورته في دِهنك |
| Usturlabın etkisi her neyse, | Open Subtitles | مهما كانت آثار الإسطرلاب |
| Usturlabın etkisi her neyse korkarım Arthur'u psikotik krize soktu. | Open Subtitles | أياً كانت أثار الإسطرلاب. أخشى أنها أثرت على (آرتي) فسببت له نوع من الإنفصال الذهاني. |
| Bu usturlab bize Oxford -- Tarih Müzesi tarafından kiralandı. | TED | وهذا الإسطرلاب قد أستعرناه من متحف تاريخ مدرسة أكسفورد |