| Hayır. ormana doğru kaçtı. Aslında, her ikisi de kaçtı. | Open Subtitles | كلا لقد انطلق الي الادغال وفي الواقع هو و الثعبان |
| Baslangiçta, deniz piyadeleri sahilde herhangi bir dirençle karsilasmaz ve ormana ilerler. | Open Subtitles | فى البدايه وعلى الشاطىء لم يجد جنود البحريه ايه مقاومه واتجهوا نحو الادغال |
| O kabadayılar gibi orman kanunlarını kullanma. Onun istediği de bu. | Open Subtitles | لا تقاتله هنا فى هذه الادغال هذا ما يريده |
| Bu çocukluk macerası onları ormanın derinliklerine sürüklüyor. | Open Subtitles | ولكن رحلة الطفولة هذه أخذتهم بعيدا ً نحو عالم الادغال السفلي. |
| Bir inşaat ekibi, O'nu, bir ada da Ormanda bir yol patlatma çalışması esnasında bilinçsiz bir halde buldu. | Open Subtitles | فرقة بناء وجدتة على جزيرة في المحيط الهادي قبل 6 سنوات بدون وعي نتيجة لانفجار احدثوه في احدى الادغال |
| Birinin çalılardan fırlaması nasıl bir şeydir unutmuşken. | Open Subtitles | فقط عندما كنت قد نسيت ما يشبه أن يكون لديك شخص يقفز من الادغال |
| Albay, çalılıklarda birileri var ve dışarı çıkmıyorlar. | Open Subtitles | كولونيل هناك شخص في الادغال ويرفض الخروج |
| ormana -Hareket eden herşeyi öldürüyorlar | Open Subtitles | الادغال - نعم، إنهم يتقلون كُل شىء يتحرك هُنا - |
| ormana hoş geldiniz. Bir nefes çekin. | Open Subtitles | مرحباً بكم إلى الادغال, استنشقو ذلك |
| Ben aslında ormana indiklerini düşünmüyorum. | Open Subtitles | لااعتقدانهمدخلواالى الادغال على الاطلاق |
| Gece ormana gel tamam mı? | Open Subtitles | تعال الى الادغال الليلة لاحقا. حسنا؟ |
| - orman insanları sıcak sevmez mi? | Open Subtitles | هل أنتم يا شعب الادغال تريدون أن تعيشوا على السهول المتجمدة؟ |
| Ayrıca, 30 yıldır orman çiftliğinde çalışan bir Amerikan işçi var. | Open Subtitles | {\cHDBC643}وهنالك ايضاً هذا المهاجر الامريكي لديه مزرعة في الادغال لثلاثين سنة |
| Failler ormanın üzerinde uçaktan atlamış ve iz bırakmadan ortadan kaybolmuşlar. | Open Subtitles | الخاطفين قفزوا الى الادغال و اختفوا بدون ترك أي أثر |
| Son işteki iki kişi ormanın bir yerinde kocaman bir göçük hâline gelmiştir. | Open Subtitles | أو القفز بمظلات من طائرة بضائع لا يجعلك كذلك و في النهاية سقوط على فوهة بركان في مكان ما في الادغال |
| Sizin hikayeniz gerçekte o Ormanda neler olup bittiğine dair insanların gözünü açacak. | Open Subtitles | قصتك سوف تفتح عيون الناس على ما يجري حقا في تلك الادغال هناك |
| Cazibesinden değil. Vietnam'da kazandı. Ormanda. | Open Subtitles | من الواضح , ان ذلك لم يكن لجماله وانما فاز به فى فيتنام , فى الادغال |
| Dönüşte köye doğru yürürken bir baktım çalılardan bir ses geliyor. | Open Subtitles | لذا, كنت عائداً إلى قريتي وسمعت شيئاً في الادغال |
| Küçük korkak bir tavşan gibi çalılıklarda saklanarak. | Open Subtitles | يرتعد من الخوف داخل الادغال مثل الأرنب المفزوع ؟ |