| Ve Musa İsrailoğullarını Kızıl Deniz'den çıkartıp Sina Çölü'ne götürdü. | Open Subtitles | إتجه موسى ببنى إسرائيل من البحر الأحمر إلى داخل البرارى فى سيناء |
| Ben bir kaşerim, anne. Kızıl Deniz'in yayalarındanım ve bundan gururluyum! | Open Subtitles | أنا يهودي, أمي أنا رجل من البحر الأحمر وأفخر بهذا |
| Beni Kızıl Deniz ve Cibuti'den çok uzaklara atacak olan şartların müjdecisi gibiydi. | Open Subtitles | شئٌ كنذير بما سيجئ من الأحداث التي أرسلتني بعيداً عن البحر الأحمر و جيبوتي |
| Senin için Kızıl Denizi ayırdım E. | Open Subtitles | شققت لك البحر الأحمر على مصراعين |
| Ordudayken, dalgalı bir havada kızıl denizde güvenlik şeridi olmadan beş kilometre yüzmüştüm. | Open Subtitles | لكن في الجيش, سبحت 3 أميال عبر البحر الأحمر بعد صعود منحدرات شاقه بدون حبال آمان |
| Mısır'lıları yeniyor, onları Kızıldeniz'de boğuyor, şehirleri yok ediyor, kızıyor. | TED | فهو يهزم الفراعنة بإغراقهم في البحر الأحمر, ويدمر المدن, ويثور. |
| Bu Musa'ın kullndığı asa. lsraillileri Kızıl Deniz'den geçirip söz verilen diyara götürmek için. | Open Subtitles | هذه هي العصا التي استخدمها موسى ليرشد بها الاسرائليين عبر البحر الأحمر وقادهم إلى أرض الموعد |
| Haydi ama. Kızıl Deniz'i ikiye ayırmanı beklemiyorum ki. | Open Subtitles | بحقك، لست أطلب منك أن تقسم البحر الأحمر إلى قسمين |
| Ödülümü Mısır'dan aldım. Kızıl Deniz'de bir limanımız olacak. | Open Subtitles | لقد ربحت مكافأتى من " مصر" سوف نحصل على مينائنا على البحر الأحمر |
| Sanırım "Kızıl Deniz'i Geçerken"i tamamladım. | Open Subtitles | أعتقد بأن لوحة "عبور البحر الأحمر" قد انتهت |
| Reagan bazı sevk işleri için istasyondan ayrılmak zorunda kaldı ama yedek planımız devrede ve Kızıl Deniz'den harekete geçecekler. | Open Subtitles | الـ(ريغان) ستغادر المحطة خلال ثلاثة أيام بسبب مشاكل الدفع لكن لدينا دعم قادم في الطريق ويمكنهم الإنطلاق من البحر الأحمر |
| Danlıları en son boğmaya çalışanlar kendilerini Kızıl Deniz'in dibinde buldular. | Open Subtitles | وحتى تحت البحر الأحمر |
| Kızıl Deniz gibi. | Open Subtitles | مثل البحر الأحمر |
| Cayman Kızıl Deniz Ticaret Şirketi'nin hesabından 100 milyon $ aktaracaksınız. | Open Subtitles | من حساب شركة (البحر الأحمر) التجارية في جزيرة (غراند كايمن) إلى حساب أنا أحدّده. |
| Kızıl Deniz Ticaret Şirketi haricinde. O nedir? | Open Subtitles | بالنسبة لشركة (البحر الأحمر) التجارية ما هذه؟ |
| Musa, Kızıl Denizi ikiye ayırmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | كان على موسى أن يشق البحر الأحمر. |
| kızıl denizde hidrodinamik grafikler öyle mi? | Open Subtitles | المخططات الهيدروديناميكية على البحر الأحمر ؟ |
| U.S.S.'den Carl Vinson kızıl denizde. | Open Subtitles | كارل فنسون في البحر الأحمر (سفينة أمريكية بحرية) |
| ayrıca musa ktarafından ayrılmıs bir Kızıldeniz var arkamda Görmek ister misin? | Open Subtitles | لقد كان موسى يفصل البحر الأحمر على ظهري, هل تريد رؤية ذلك؟ |
| iPad hakkında konuşmuyoruz ve Red Lobster'a gitmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتحدث عن باد، ونحن لن لجراد البحر الأحمر. |
| Süleymen'ın çöküşüne karşılık, Kızıl denizdeki Melish limanını istiyorum | Open Subtitles | ميناء " ميليش " على البحر الأحمر مقابل سقوط " سليمان" -هذا مستحيل |