| Bunu çok parlak bir zarfa yerleştirin ve bu zarfta sigorta kartlarınız, vekaletnameniz, "beni hayata döndürmeyin" emrinizin birer nüshası olsun. | TED | ضع ذلك في مظروف فاتح اللون حقاً مع نسخ من بطاقات التأمين الخاصة بك، وتوكيل المحامي، وطلبك لعدم إعادة الإنعاش. |
| Bu nedenle, özel sigorta paketleri hatta finansal eğitim programları koydular. | TED | لذا وضعوا حزم التأمين الخاصة وحتى برامج الدراسات المالية. |
| Annenizin sigorta poliçesiyle ilgili birkaç sorum olacak. | Open Subtitles | عند سؤالين لك عن بوليصة التأمين الخاصة بوالدتك |
| Ted, Bay Barnell bizimle, kardeşinin hayat sigortası hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | ياتيد السيد بارنيل يريد التحدث معك بشأن وثيقة التأمين الخاصة بأخيه |
| Hayat sigortası poliçesi neredeydi demiştin? | Open Subtitles | أين بوليصة التأمين الخاصة به ؟ |
| Hala da izin günümdeyim. Ütü masası. sigorta kartınız gerekiyor. | Open Subtitles | طاولة الكي أحتاج بطاقة التأمين الخاصة بك. |
| - Beyefendi sigorta primini yatırmamışsınız. | Open Subtitles | أنت لم تدفع أقساط التأمين الخاصة بك، سيدي. |
| sigorta şirketinize aşağı yukarı 20-25 milyon dolar kazandırmışsınızdır. | Open Subtitles | من المحتمل أن صنت شركة التأمين الخاصة بك من 40 إلى 45 مليون دولار |
| sigorta şirketin bir sebepten dolayı bizi seçti. | Open Subtitles | شركة التأمين الخاصة بك اختارت هذه الشركة لسبب معين |
| sigorta şirketinin önerdiği anlaşma parasını alacağım. | Open Subtitles | سآخد مال التسوية التي تعرضها شركة التأمين الخاصة بك |
| Üç kere açıkladım sigorta şirketim zorunlu olmayan işlemler için ek belge istiyor. | Open Subtitles | كما شرحت الان ثلاث مرات شركة التأمين الخاصة بي تحتاج الى اوراق اضافية من اجل الاجراءات الضرورية |
| sigorta şirketine her şeyi açıklama şansın var. Avukatında olabilir elbette. | Open Subtitles | ستحظى بفرصة تفسير الأمور لشركة التأمين الخاصة بك بحضور محاميك |
| sigorta şirketimizin bir uygulaması. | Open Subtitles | شركة التأمين الخاصة بنا قامت بذلك القرار. |
| FBI'ı ya da OSHA'yı aramamı ister misin ya da sadece sigorta danışmanına düşüncemi aktarmamı? | Open Subtitles | أو ربما شركة التأمين الخاصة بك مع نظرية؟ |
| sigorta numaraların almanız gerek. | Open Subtitles | كنت أفضل الحصول على معلومات التأمين الخاصة بهم. |
| Umarım sigorta sorunlarını çözmeye yardım eder. | Open Subtitles | نأمل أنه سيساعد في تصفيه الأمور مع التأمين الخاصة بك. |
| Senin sigorta listesinden birşey buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت شيئا من قائمة التأمين الخاصة بك. |
| Eve gelecektim ama biliyorsun... banka annemin hayat sigortası bilgilerini istiyor. | Open Subtitles | ...كنت قادماً للبيت، لكن أنت تعرفين البنك في حاجة لمعلومات التأمين الخاصة بحياة أمي |
| Eddie'nin hayat sigortası şirketinden gelmiş. | Open Subtitles | إنها من شركة (التأمين الخاصة بـ (ايدي |