| Shepherd's olabilir, Tayland yemeği. | Open Subtitles | نحن سَنَذْهبُ إلى شيبارد، هم يطبخون الأكل التايلاندي هناك. |
| Raporların hepsinde kırmızı fularlı bir Tayland'lının eşgali var. | Open Subtitles | الرجل التايلاندي ذو الوشاح الأحمر يظهر غالباً في هذه التقارير |
| Tayland halkı birisinin bir file zarar vermesini hoş karşılamaz. Aslında Tayland halkı huzur içinde yaşamayı çok sever. | Open Subtitles | الشعب التايلاندي لا يعجبهم أن يقوم أي شخص بمحاولة لإيذاء الفيل |
| - Affedersiniz yavru bir fille dolaşan Taylandlı çocuğa ne oldu? | Open Subtitles | -إعذرني ماذا عن تقرير الرجل التايلاندي ذو الوشاح الأحمر والفيل الصغير ؟ |
| Tay yemeği seviyorsan yolun yukarısında harika bir restoran var. | Open Subtitles | هناك مطعم تايلاندي رائع على الطريق إن أحببت الطعام التايلاندي |
| Elbette öyle, Springwood'daki tek Tayvan lokantası çünkü. | Open Subtitles | طبعاً ، إنه الطعام التايلاندي الوحيد في سبرنج هود |
| Hey, işi kırıp seni şu Tayland restoranına götürmeme ne dersin? | Open Subtitles | .. ما قولكِ ألا أذهب إلى العمل وأن آخذكِ إلى ذلك المطعم التايلاندي ؟ |
| Dün geceki Tayland eriştesi için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على النودلز التايلاندي بالليلة الماضية |
| Dün geceki Tayland eriştesi için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً على النودلز التايلاندي بالليلة الماضية |
| Şu şişman adamın çalıştığı Tayland restoranına gidebiliriz. Çarşamba günleri şarkı da söylüyor. | Open Subtitles | لنقصد ذلك المطعم التايلاندي الذي به الرجل البدين، إنه يغني أيام الأربعاء |
| Tayland'a gitmeliyim, tamam mı? | Open Subtitles | لقد تناولت الطعام التايلاندي من قبل ، أتفهمين؟ |
| Tayland mutfağı sever misin? | Open Subtitles | أتحبين الأكل التايلاندي , انا احبه أنتظر |
| Elbette, belki haftaya Tayland yemeği ile film izleriz. | Open Subtitles | بالتأكيد، لكن ما رأيك الأسبوع بالطعام التايلاندي مع مشاهدة فيلم ؟ |
| Tayland yemeklerini seviyorum. Her zaman sevdim. | Open Subtitles | انا احب الطعام التايلاندي انا دائما كنت احب الطعام التلايلاندي |
| Tayland yemeği ve ucuz kahve içtim. | Open Subtitles | كان خليط من الطعام التايلاندي و القهوة الرخيصة |
| Menfaatler bu kadar yüksek olduğunda güvenebileceğim tek şey Tayland yemeği ve İspanyol şarabıyla beslediğim bilgisayardır. | Open Subtitles | عندما يكون الرّهان بهذا الحجم هناك كمبيوتر واحد أثق به ، وهو يعتمد على طاقة الطعام التايلاندي والشراب الإسباني |
| Tayland yemeklerinden, Açlık Oyunları fırtınasından falan konuşmalıyız. | Open Subtitles | ينبغي لنا أن نتحدث عن الطعام التايلاندي .والاستشفاء من العاب الجوع |
| Sheldon, bu akşam Tayland yemeği yediğini biliyorum o yüzden Asya marketine gidip ne gerekiyorsa aldım ve baştan yaptım. | Open Subtitles | و يا شيلدون.أعرف ان الليلة هي ليلة الطعام التايلاندي لذلك ذهبت للسوق الآسيوي و أحضرت كل المكونات و أعددت الطبق لك بيدي |
| Senin bu Taylandlı aşçı... | Open Subtitles | ...هذا الطباخ التايلاندي ...غريب نوعا ما |
| Taylandlı yoga öğretmeniyle bir randevum var. | Open Subtitles | لدي موعد مع مدرب اليوغا التايلاندي. |
| Peki, Tay masajları ne oluyor? | Open Subtitles | ماذا بخصوص التدليك التايلاندي الذي تحب الحصول عليه؟ |
| Blaine Tayvan yemeğimle nerede kaldı? | Open Subtitles | أين هو بلاين و الطعام التايلاندي بحق الجحيم؟ |