İlki 1960 yılında Indiana Medical Journal'da yayınlandı ve Goliath'ın boyunda dair bir açıklama ile başlayan bir spekülasyon zinciri başlattı. | TED | الأول كان في العام 1960 في جريدة إنديانا الطبية، بدأت سلسلة من التكهنات والتي بدأت بوصف طول جالوت. |
İsa'yla ilgili onca spekülasyon... siyahtı, Asyalıydı... mavi gözlü bir Hintliydi, | Open Subtitles | كل التكهنات حول المسيح أنه كان أسود وكان اسيوي عيون زرقاء ولحية صفراء |
Uzun bekleyiş sonunda, gitmeyeceği konusunda aylarca spekülasyon yapılan Bobby Fischer, sonunda bugün Reykjavik'e vardı. | Open Subtitles | بعد إنتظار طويل بوبي فيشر يصل إلى ريكافيك اليوم بعد أشهر من التكهنات بأنه لن يظهر على الإطلاق |
Bu somut kanıt eksikliği yüzünden yıllar geçtikçe artan spekülasyonlar olmuştur. | TED | و بسبب هذا النقص في الأدلة الثابتة كان هناك كم فائض من الجدل و التكهنات على مر السنين. |
Tampa'daki Ulusal Cumhuriyet Kongresi'ne 8 hafta kala spekülasyonlar Vali Romney'nin eşi haline geldi. | Open Subtitles | بثمانية أسابيع تبقت حتى إنعقاد مؤتمر الحزب الجمهوري الوطني في تامبا تحولت التكهنات لاختيار الحاكم رومني من زميله المرشح |
Tahminler, Karayiplerde Küba'ya olası bir müdahale yönünde yoğunlaşmakta. | Open Subtitles | تنصب التكهنات حول منطقة الكاريبي "والإجراءات المحتمل اتخاذها ضد كوبا |
Saatler süren spekülasyon sonrası ülke tarihinin en kanlı terör saldırısında yanlışlıkla hüküm giyen adamın açıklaması ekranda. | Open Subtitles | بعد ساعات من التكهنات اننا على بعد لحظات من تصريح مباشر من رجل قد كان سابقا مذنبا |
Beni vuran kişiyle ilgili pek çok spekülasyon oldu. | Open Subtitles | هناك الكثير من التكهنات حول من أطلق علي النار |
Genel göreliliği, Yahudi basınının desteklediği çılgınca bir spekülasyon olarak kınıyor. | Open Subtitles | كما التكهنات البرية المدعومة من قبل الصحافة اليهودية، |
Ele geçirilen kutularla ilgili bir spekülasyon da yok değil bir çoğu hâlâ Altamira mağaralarında saklanıyormuş. | Open Subtitles | التكهنات أن الكثير من الصناديق تم الأستيلاء عليها والعديد منهم ما زال مخبأ "في كهوف "ألتاميرا |
spekülasyon ve dedikodulardan dolayı üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة بخصوص التكهنات والشائعات. |
Şu anda bir sürü spekülasyon var. Bir sürü telefon çağrısı var gelen. | Open Subtitles | هناك الكثير من التكهنات ، والكثير من المكالمات الهاتفية . |
Ona ne olduğuyla ilgili birçok spekülasyon var sekizinci sezonun sonunda kayıplara karışınca kime dönüştüğüne dair. | Open Subtitles | هناك الكثير من التكهنات حول ما حصل له... أو ماهية طبيعته بعد أن إنقلبت تصرفاته عند نهاية الموسم الثامن. |
Niye kayıplara karıştığın konusunda merkezde çok fazla spekülasyon var. | Open Subtitles | هناك العديد من التكهنات بشأن رحيلك |
NZT üzerine spekülasyon ve tahmine dayalı sahte bir FBI dosyası hazırladım. | Open Subtitles | "صنعت تاريخًا مزيفًا عن الـ "إن زي تي في المكتب الفيدرالي، بناءً على التكهنات والتخمينات |
Ağabey Winchester ile olan maceranız olukça büyük spekülasyon yarattı. | Open Subtitles | مغامرتك مع (وينشستر) الكبير كانت محور التكهنات |
Gerçeklere müstehcen spekülasyonlar katmayı seviyorlar hâlâ. | Open Subtitles | إنه لا يزال يُفضِّل التكهنات الشهوانية عن الحقيقة. |
Malcolm Taffert'ın bu öğleden sonra bir muhabirle yaşadığı değişime dayanarak Taffertlar'ın hâlâ tam anlamıyla masum olmadıklarına dair spekülasyonlar var. | Open Subtitles | ما زالت التكهنات قائمة بأن آل تافرت ليسوا بريئين بالكامل بسبب مقابلة أتمها مالكولم تافرت |
spekülasyonlar varsayımlara yol açar... | Open Subtitles | التكهنات تؤدي إلى إفتراضات |
Bazı spekülasyonlar, HR ile ilgili olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | حسناً، هُناك بعض التكهنات أنّه ذو علاقة بـ (الموارد البشريّة). |
- Bazı Tahminler var. | Open Subtitles | هناك بعض التكهنات |
Tahminler yararsız. | Open Subtitles | لا جدوى من التكهنات. |