| O benim. Pıhtı duyu kaybı dahil her şeyi açıklıyor. | Open Subtitles | الجلطات يمكن أن تفسر كل شئ بما فيها فقد الإحساس |
| Pıhtı da onda inmeye sebep olur. Yani rahim ultrasonu yapalım. | Open Subtitles | مما قد يسبب الجلطات مما قد يكون سبب لها السكتة |
| -Hiç de değil. Atardamardaki tıkanıklıklarda pıhtılaşma birkaç dakika ya da saat içinde oluşup vücuda yayılır. | Open Subtitles | في معظم المصابين بمرضه تتكون الجلطات في دقائق |
| Tıpkı yüksek tansiyon, koroner kalp hastalığı , felç, safra kesesi hastalığı osteoartrit, uyku apnesi, solunum hastalıkları , endomentriyal kanser göğüs kanseri, prostat kanseri, kolon kanser, dyslipidemia, steato hepatiti ensülin direnişi, astım, hyperuricemia, üretken hormonal bozukluklar, polikistik yumurtalık sendromu, doğurganlık bozukluğu ve şeker hastalığı gibi. | Open Subtitles | ارتفاع الضغط .. أمراض القلب .. الجلطات .. |
| Uyuşturucu nedenli kan pıhtısı öksürükle kan gelmesi ve solunum durması hâlâ masada. | Open Subtitles | الجلطات كانت بسبب المخدرات أما القيء المدمّى والحصار التنفسي فما يزالان قيد البحث |
| Femoral arterinden kateter ile pıhtıyı arayarak beyne kadar ulaşacağız. | Open Subtitles | سندخل قسطر بوريدك الفخذي إلى مخك بالأعلى كي نكشف عن الجلطات |
| Olabilir ama bir şeylerin pıhtıya yol açtığı aşikar. | Open Subtitles | ربّما، لكنّ شيئاً ما يسبّب الجلطات |
| Hasarlı kapakçıktan çıkan kan pıhtıları doğrudan beyne giderler. | Open Subtitles | تتكون الجلطات من الصمام الفاسد تذهب للمخ، ثم تحدث السكتة |
| Onu, stabil hale getirip ameliyathaneye alarak pıhtılardan kurtulmamız lazım. | Open Subtitles | نحتاج الى ان نجعله يستقر ونأخذه لغرفة العمليات لنتخلص من هذه الجلطات |
| 29 yaşında ve ilaç kullanamayan birinde Pıhtı olması hiç mantıklı değil. | Open Subtitles | الجلطات غير محتملة في سن 29 لا يتناول حبوب منع الحمل |
| Akciğerleri iyi durumda. Pıhtı daha mantıklı. | Open Subtitles | رئاته بخير الجلطات الدموية ستكون منطقية اكثر |
| Darlık veya Pıhtı bulgusu yok. | Open Subtitles | بعد ان يموتوا حقا لا دليل على الضيق الشوكي او الجلطات |
| Pıhtı giderici verelim ve yoğun bakıma çıkaralım. | Open Subtitles | لنعطيها محلول الجلطات ولنأخذها إلى وحدة العناية المركزة |
| Bu damarsal etkiler kan damarı duvarlarında kalınlaşmaya yol açıyor ve trombosit yapışkanlığını artırıyor, sonra da Pıhtı oluşma ihtimalini yükselterek kalp krizini ve felci tetikliyor. | TED | هذه التأثيرات الوعائية تؤدي إلى زيادة سمك جدران الأوعية الدموية وزيادة لزوجة الصفائح الدموية، مما يزيد من فرص حدوث الجلطات التي تؤدي إلى حدوث أزمات قلبية وسكتات دماغية. |
| Ya Pıhtı, Pıhtı değilse? | Open Subtitles | ماذا لو أنّ الجلطات ليست جلطات؟ |
| Kanda pıhtılaşma, körlük, enfeksiyon, ölüm. | Open Subtitles | الجلطات الدموية ، العمى ، العدوى ، والوفاة |
| Bağırsağın bir parçasını almak zorunda kaldık. pıhtılaşma devam ederse 24 saat bile dayanamayabilir. | Open Subtitles | إذا واصلت الجلطات في التكّون، فربّما لن يصمد لـ 24 ساعة |
| Yükselen kanser oranlarına baktığımda, kalp hasatalığı, felç, | Open Subtitles | عندما أرى مُعدَّلات السرطان ترتفع أمراض القلب ترتفع، الجلطات ترتفع. |
| Daha geçirmediyse bile felç geçirme riski de artacak. | Open Subtitles | وكذلك خطورة الجلطات إن لم يصاب بها أصلاً |
| Kan pıhtısı yoksa, kan incelticisi yüklemesi yapmak kulaklarından kan gelmesine sebep olur. | Open Subtitles | إن لم تكن الجلطات جرعة كبيرة من مذيبات كتل الدم ستجعله ينزف من أذنه |
| Otoimmün hastalığı da pıhtıyı tetikleyebilir. | Open Subtitles | حسناً،داءُ المَناعَةِ الذَّاتِيَّة يمكن أن يكون عامل محفز للتسبب في الجلطات |
| pıhtıya dair bir bulgu yok. | Open Subtitles | لا دليل على الجلطات |
| Bir sonda kullanarak beynindeki pıhtıları alabiliriz. | Open Subtitles | نستعيد الجلطات من دماغها باستخدام قسطرة |
| Canlandırdığımızda, o pıhtılardan biri kalbine giderse onu öldürür. | Open Subtitles | و عندما نعيد تهييجه إذا أصابت إحدى تلك الجلطات قلبه فستقتله |
| Bu arada, kanın sulanmasına yardımcı olması ve pıhtılaşmayı önlemesi için aspirin, ağrı kesici ve biraz da antibiyotik veriyorum. | Open Subtitles | حتى ذلك الحين تفضل بعض المسكنات لترقيق الدم و تجنب الجلطات و بعض المضادات الحيوية و مسكنات الألم |