| Eğer şu an gen aşısı olsam çalışması ne kadar sürer? | Open Subtitles | , إذا أخذت الجين كم المدة التي يأخذها حتى يعمل ؟ |
| Bu nedenle aynı zamanda bir taşıyıcı. Şu alışılmadık gen. öyle değil mi? | Open Subtitles | ومن ثم, وقال انه هو أيضا الناقل هذا الجين غير عادية, أليس كذلك؟ |
| Ve bu kez cin'e biraz vermut da katabilir misin? | Open Subtitles | و هذه المرة ، هل تسمح للخمر بقذف قبلة على الجين ؟ |
| cin şişelerini gece yarısından sonra dışarı çıkarırım kimse görmesin diye. | Open Subtitles | و سوف أحمل زجاجات الجين الخاصة بك بعد منتصف الليل حتى لا يمكن لأحد أن يرى |
| Tüm bir geni dışarı alıp başka birini koyabilirsin veya gendeki tek bir harfi de değiştirebilirsin. | TED | يمكنك أن تستخرج جيناً كاملاً، أوتضيف جيناً، أو حتى تُعدّل حرفاً واحداً داخل الجين. |
| Tetracyclin, o geni susturuyor ve normal gelişime izin veriyor. | TED | يغلقُ التتراسايكلن عمل ذلك الجين ويسمحُ بالنمو الطبيعي. |
| genin bir çeşit genetik anahtar olarak kullanıldığını düşünüyoruz... böylece sadece onların ırkı tehlikeli veya güçlü teknolojileri çalıştırabilecekti. | Open Subtitles | نفكر ان الجين إستعمل مثل المفتاحِ الوراثي، لكي يستطيع من هم مثلهم أن يستخدم هذه التقنيات الخطرة و القوية. |
| Anladığım kadarıyla senin ailenin son gen taşıyıcısı da yardım etmiş | Open Subtitles | كما أفهمها, مع مساعدة الناقل الأخير من هذا الجين من عائلتك. |
| Eminim bir gün bu gen, türünüzün hayatta kalmasına yardım edecek. | Open Subtitles | أنا واثق أن ذلك الجين سيظهر كي يُساعد في بقاء جنسكم. |
| Ama bir gen aktif hale gelir ve kuyruğu eritir, ondan kurtulur. | TED | وعندما يعمل ذلك الجين فان الذيل يتلاشى ويتم التخلص منه |
| Yani, bir tane, güçlü, belirleyici gen otizme neden olur. | TED | ذلك الجين الوحيد، ذلك الجين القوي والقطعي ، هو الذي يسبب التوحد. |
| Normalde çok fazla ince ayar gerektirirler, gen açılmadan önce birçok şey mevcut ve doğru olmalı. | TED | ويحتاج عادة إلى الكثير من الضبط الدقيق، كلزوم حضور و صحة كثير من الأشياء قبل تشغيل الجين. |
| Ağzında cin salyalarken oturup beni aşağılayabiliyorsun, tüm gece beni parça parça ediyorsun, ne güzel. | Open Subtitles | تريدين الجلوس و الجين يتساقط من فمك و تتمادين فى إهانتى يمكنك تقطيعى إلى أجزاء طوال الليل ، أهذا يناسبك ؟ |
| Her zaman markalı cin iç evlat. | Open Subtitles | اشرب الجين دوماً مع الضحية يا فتى لا يمكنه معرفة مقدار شربك |
| Orada, mutfakta küçük bir çanta içinde yarım şişe cin var. | Open Subtitles | لدي نصف علبة من الجين في الحقيبة الصغيرة الخارجية بالمطبخ |
| ders aldık ve birkaç yıl içinde geni saptadık. | TED | و بعد القليل من السنوات وجدنا الجين المصاب |
| Bipolarlıkla alakalı bir geni bulabilmemiz gerekiyor; arada bir bağlantı var | TED | سوف نكون قادرين على إيجاد الجين المسؤول عن الأمراض ثنائية القطب؛ يوجد رابط. |
| Eee, sadece 2 milyonda bir insanda "kötülük geni" vardır. | Open Subtitles | فقط واحد بين 2 مليون من الأشخاص لديهم ما نسميه الجين الشرير |
| Bunların hepsi diğer genin de zarar göreceği anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | كل هذا يعني أن الجين المصاب قد يؤثر على جين أخر؟ |
| Kırmızı renkler bir genin yüksek seviyede aktive olduğu yerler. | TED | لذا فإن المستوى الأحمر هي الأماكن التي أصبح الجين فيها نشطاً بدرجةٍ عالية. |
| Amacımız, insan genini arındırmak için büyük bir deney alanını gözetlemek. | Open Subtitles | مهمتنا هي الإشراف على تجربة عظيمة لتنقية الجين البشري |
| 500 genin olumlu yönde değiştiğini gördük Iyi huylu, hastalık önleyen genleri çalıştırıp Hastalık yapan genleri susturarak. | TED | وجدنا أكثر من 500 جين قابل للتغير في الواقع تنشيط الجينات الجيدة ، تلك التي تمنع المرض وإيقاف عمل الجين المسبب للمرض |
| - Elgyn, hadi gidelim. | Open Subtitles | ـ (الجين)، هيا يا رجل ، تحرك؟ |
| Eğer hayvanlarda da bende de aynı genden varsa neden DNA'mızdan alamıyorsun? Evet, deniyorum. | Open Subtitles | لو كانت الحيوانات تحمل الجين الشبح على غراري، فلم لا تستخرجه من حمضنا النووي؟ |
| Bazı Kadim Teknolojileri, kullanan kişinin genine ihtiyaç duyuyor. | Open Subtitles | تحتاج بعض تكنولوجيات الإنشنتس إلى أشخاص يملكون الجين النادر |
| Hepsi hayalet Gene sahip olabilir. Düşündüğümüzden çok daha fazla insan ölebilir. | Open Subtitles | هذا يعني احتمالية وجود الجين الشبح لدى الجميع وفقدان أرواح تفوق توقعاتنا |
| Ama bu genlerini çocuklarına aktarmayacağın anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | لكنك ما زلت قادرة على تمرير الجين لأولادك |
| İlacın zayıflığına neden olan hatalı genle ben oynadım. | Open Subtitles | لقد نقلت الجين المعيب الذي كان يضعف العقار |
| Yani, babamda da mı bu hayalet geninden var? | Open Subtitles | ماذا عني؟ هل كان والدي يحمل الجين الشبح؟ |
| O soruyor: genler ne ister? | TED | و تسائل ماذا يريد الجين ؟ الجين الأناني |