| İsrailoğullarının bu prensine bir günlük ekmek ve su verin. | Open Subtitles | إعطوا لأمير إسرائيل هذا مؤن يوم واحد من الخبز و الماء |
| İsrailoğullarının bu prensine bir günlük ekmek ve su verin. | Open Subtitles | إعطوا لأمير إسرائيل هذا مؤن يوم واحد من الخبز و الماء |
| Neden oturup biraz rahatlamıyorsun? Kızarmış ekmek ve ev yapımı reçel de var. | Open Subtitles | لمـا لا تجلسين و تسترخين مـع بعض الخبز و مربى فـاكهة منزلي الصنع ؟ |
| Pekala, bir somun ekmek ve bir vagon gezisi karşılığında söylerim. | Open Subtitles | حسناَ، سأخبرك مقابل رغيف من الخبز و جولة في مركبة |
| ekmek ve şarapla karnımızı doyurduktan sonra ekmek ve şarapla karnımızı doyurduğumuz zamanlardan hikâyeler anlatmalıyız. | Open Subtitles | بعد أن تناولنا الخبز و النبيذ سنقوم بقول حكايات لـ أوقات أخرى تناولنا فيها الخبز والنبيذ |
| Ülkemdeyken ekmek ve çorba için striptiz yapardım. | Open Subtitles | في البلادِ القديمةِ كنت أتعري لأشتري الخبز و الفودكا |
| Left Bank'teki bir atölyede kaldım. ekmek ve şarapla yaşamımı sürdürdüm. | Open Subtitles | عشت في غرفة بجانب البحيرة و لم أكل غير الخبز و النبيذ |
| Yani bifteği ufalanmış ekmek ve sarımsağa bulayıp sardıktan sonra kürdanla mı tutturuyorsun? | Open Subtitles | تضعين فتات الخبز و الثوم في شريحة اللحم و تثبّتينها بعود أسنان؟ |
| Hâlâ devam ekmek ve suyla beslenmeye | Open Subtitles | ♪ لازلت قويا رغم اعتمادي على الخبز و الماء في غذائي ♪ |
| Sana ekmek ve şarap getirdim. | Open Subtitles | لقد أحضرت لك بعض الخبز و النبيذ |
| ekmek ve yağa dikkat edin çocuklar. | Open Subtitles | سأعد الخبز و الزبد. الآن راقب الأطفال |
| - ekmek ve su verilir şaire hakimin evinde ama nesir ve şiir öldürülür her gece acımasızca ekmek dedimse, yeminle söyleyeyim size, kıldan incedir o evde... | Open Subtitles | الخبز و الماء , لا يكون للشعراء فى منزل حكيم حيث الشعرية و النثرية وليلا يطرح للذبح و الخبز , أقسم أنه هناك, أرفع و أرق من الماء |
| Onların politikası ekmek ve tuzla sınırlandırılıyor. | Open Subtitles | سياستهم تنحصر في الخبز و الملح |
| Tek yediğiniz ekmek ve et. | Open Subtitles | . كل ما تأكله هو الخبز و اللحم |
| Buradaki insanlara ekmek ve ev veriyorum. | Open Subtitles | أُزوّدُ الخبز و الزبد للناسِ هنا |
| ekmek ve tereyağını uzatmanı istiyor. | Open Subtitles | إنها تريدك أن تعطيها الخبز و الزبدة |
| Alo? ekmek ve bal için teşekkür ederim. | Open Subtitles | ألو؟ شكراً لك على على الخبز و العسل |
| Yengeçler! ekmek ve birayla harika olur. | Open Subtitles | أحضر رغيفاً من الخبز و كأسا من الجعة. |
| Ekmek... ve şarap. | Open Subtitles | و الخبز و الخمر |
| Sonra ben de o denyoya, "Sınırsız ekmek ve salata sınırsız ekmek ve salata anlamına gelir." dedim. | Open Subtitles | ... و أنـا قلت للمغفل : " شرائح الخبز و السلطـة اللا نهائيـة تعني " شرائح خبز و سلطـة لا نهائيـة |