| Saldırının başındaki Dük ise o yarayı hâlâ taşıyordur. | Open Subtitles | إن كانت الدوك قائد الهجوم , سوف يحمل شرخاً |
| - Gitmeliyim. Dük, Kralla acil bir görüşme talep etti. | Open Subtitles | علي الذهاب , الدوك يطالب بلقائ عاجل مع الملك |
| Orada, Dük olan kuzenleriyle akşam yemeği yemek... neredeyse dini bir ayin gibiydi. | Open Subtitles | تناول وجبة مع الدوك الذى كان يقرِب لهم... كان أشبه بالمراسم الدينية... |
| Bow'daki Iron Duke ün yerini yirmi sene önce almıştı. | Open Subtitles | إنه إشتري سفينة الدوك الحديدية منذ 20 سنة |
| Öz annemin hayatının işini araştırmak mı yoksa Damon'la Duke'e gitmek mi? | Open Subtitles | -أيّ جزء؟ التنقيب بأبحاث أمي، أم الذهاب إلى بلدة (الدوك) مع (دايمُن)؟ |
| - Elimiz kolumuz bağlı olmasa rezalet prensçikliğine kadar Dükün görkemli kıçını tekmelerdik. | Open Subtitles | قد نركل مؤخرة الدوك المتباهية طوال الطريق إلى أمارته الصغيرة التافهة |
| Ama fazladan tedbir olarak adamlarınızın Dükü hep izlemesini istiyorum. | Open Subtitles | لكن كإحتياط إضافي أريد من رجالك مراقبة الدوك طوال الوقت |
| Ve Düke sert bir misilleme geleceğine ısrar ettin. | Open Subtitles | ثم قمت بحث الدوك على الرد العنيف |
| - Soracak sorularımız var. - Neden Dükle değilsiniz? | Open Subtitles | لدينا سؤال لك - لماذا لست مع الدوك ؟ |
| Dük onun bu odadaki en güzel kadın olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الدوك يرى إنها أجمل سيده فى الحفل. |
| Dük hazretleri zikzaklı yolları sever. Ama çok iyi bir Hıristiyan'dır. | Open Subtitles | صديقي الدوك يحب الجدل ، لكنه مسيحي صالح |
| Dük hazretleri zikzaklı yolları sever. Ama çok iyi bir Hıristiyan'dır. | Open Subtitles | صديقي الدوك يحب الجدل ، لكنه مسيحي صالح |
| Dük veya Kralı ziyarete gelen başka biri içindir. | Open Subtitles | إنه فقط الدوك أو غيره يزور الملك |
| Dük, Paris'teyken onu farklı bir hapishaneye nakletmek akıllıca olabilir. | Open Subtitles | ربما من الحكمة نقله إلى سجن مختلف " بينما الدوك في " باريس |
| Dük, Fransa'da olduğu sürece güvenliği bizim sorumluluğumuzda. | Open Subtitles | طالما الدوك في " فرنسا " , سلامته الآن مسؤوليتكم |
| Bana hep Ace ya da Duke denmesini istemişimdir. | Open Subtitles | دوما اردت ان أنادى ب الآس او الدوك |
| Duke'lar kasabada silahlı bir şekilde devriye geziyor. | Open Subtitles | جماعة الدوك أغرقوا المدينة بالمسدسات |
| Koç Horton "The Duke"ü çağırıyor. | Open Subtitles | و (هورتون) لا يضيع أي وقت (إنه ذاهب لإحضار (الدوك |
| Emirlerimin Dükün eline geçtiğini, adamlarımın ihanete uğrağını biliyorlar. | Open Subtitles | أن أوامري وقعت بين يدي الدوك وأنا رجالنا خدعوا |
| Kahverengi bir üniforma al Dükün Tiyatrosu'nda bana rapor ver. | Open Subtitles | -إشتري بدلة بنية و تعالي إلي في مسرح الدوك |
| Emirlerimiz Dükün eline nasıl geçti? | Open Subtitles | كيف وصلت تعليماتنا بين يدي الدوك ؟ |
| 5 yıl önce bir Silâhşör birliği Dükü tahttan indirmek ve oğlunu tahtta oturtmak için Savoy'a gönderilmişti. | Open Subtitles | قبل سنوات خمس , فرقة فرسان " أرسلت إلى " سافوي لخلع الدوك ووضع إبنه القاصر في مكانه |
| Gecikmek tam da bir Düke göre. | Open Subtitles | إنها عادة الدوك التأخر |
| - İkinizin Dükle olması gerekmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يجب أن تبقى مع الدوك ؟ |