| Babam aspirinleri patlamış mısır gibi yutuyorsa... karşılaşmaktan kaçınmalı. | Open Subtitles | عندما يفرقع أبي الأسبيرين مثل الذرة الصفراء إنه تفادى كل إتصالات اليوم |
| Bilinçaltına gönderilen görüntüler, sinemalarda patlamış mısır satmak gibi. | Open Subtitles | تاتشيستوسكوبيك يعكس، مثل هم يستعملون لبيع الذرة الصفراء في الأفلام. |
| Biraz önce sinemada o kadar patlamış mısır yedin. | Open Subtitles | أنت فقط كان عندك كلّ تلك الذرة الصفراء في الفلم. |
| Bu, insanların gezegende başka herhangi bir bitkiden daha fazla 2 numaralı sarı mısır yetiştirdikleri anlamına geliyor. | TED | وهذا يعني أن البشر يزرعون الذرة الصفراء رقم 2 أكثر من أي نبات آخر على هذا الكوكب. |
| Popkorn! | Open Subtitles | الذرة الصفراء! |
| Bir maçta patlamış mısır doğal değil. Ben SOSİSİİ istiyorum. | Open Subtitles | تناول الذرة الصفراء في مباراة البيسبول غير عادي، أنني أريد نقانق مقلية. |
| Gidip patlamış mısır alacağım. | Open Subtitles | سأحضر بعض الذرة الصفراء. سأقابلك بداخل. |
| Eğer insan ırkı bu dünyanın kayıp olan bazı güzelliklerini saklamak istemişse patlamış mısır çelengi ile çevrelenmiş burayı göreceklerdir. | Open Subtitles | كما لو أراد الجنس البشري الحفاظ على قليل من الجمال المفقود في هذه الأرض، تركوا هذا، في إكليل مؤطر من الذرة الصفراء المجمدة. |
| Biraz patlamış mısır. | Open Subtitles | الخبز. الذرة الصفراء. |
| Bir daha patlamış mısır yemek mi, asla. | Open Subtitles | *لن أتناول الذرة الصفراء مجدداً* |
| patlamış mısır. | Open Subtitles | الذرة الصفراء. |
| patlamış mısır. | Open Subtitles | الذرة الصفراء |
| Sonraki 50 yıl boyunca sarı mısır ülkeyi kasıp kavurdu. | TED | وعلى مدى السنوات الخمسين اللاحقة، اجتاحت الذرة الصفراء الأمة. |
| 7 araba sarı mısır. | Open Subtitles | سبعة كارو من الذرة الصفراء |
| Popkorn! | Open Subtitles | الذرة الصفراء! |