"الذي عرفته" - Traduction Arabe en Turc

• Benim tanıdığım
• Benim gelmemden
• hatırladığım

Ne var ki baban olarak hatırladığın kişiyle Benim tanıdığım kişi tamamen başkaydı.
في الحقيقة أن والدكِ الذي عرفتيه والرجل الذي عرفته مختلفان كليًّا

Benden değil. Benim tanıdığım kardeşim asla bir çocuğa zarar vermeye tenezzül etmezdi.
أخي الذي عرفته ما كان سينحدر لحدّ تهديد طفلة.

Ben; insanların Benim tanıdığım ve hoşlandığım Robert'ı tanımaya başlamalarından memnunum.
سعيدة لأنهم بدأوا يتعرفون على " روبرت " الذي عرفته وأعجبت به

Benim gelmemden memnun olmadığına eminim.
أنا واثق أنه ليس المهووس الذي عرفته

hatırladığım bir sonraki şey, kahrolası külotumla caddede koşmamdı.
الشيء التالي الذي عرفته أني كنت أركض في الشارع على ركبتي الملعونه

Benim tanıdığım adam olağanüstüydü.
الرجل الذي عرفته أنا كان إستثنائياً

İşte Benim tanıdığım Moco bu.
بالضبط مثل الموكو الذي عرفته

O Benim tanıdığım Corey değil.
هذا ليس كوري الذي عرفته

Benim tanıdığım Dean Albertson tatlı bir adamdı.
دين ألبيرتسون) الذي عرفته) كان رجلاً طيباً

Benim tanıdığım Elijah hiç bu kadar ezik değildi.
(إيلايجا) الذي عرفته لم يكُن مستضعفًا جدًّا هكذا.

Benim tanıdığım kişi, o değil.
هذا ليس الرجل الذي عرفته

Yazmaya başladığında Benim tanıdığım Garrett çoktan gitmişti.
غاريت) الذي عرفته) إختفى بمجرد أن بدأت الكتابات.

Benim tanıdığım Frank Castle bir kahramandır.
الملازم (فرانك كاسل) الذي عرفته هو بطلاً

Benim tanıdığım Teğmen Frank Castle bir kahramandır.
الملازم (فرانك كاسل) الذي عرفته هو بطلاً

Aslında Benim tanıdığım Damon da birini bekliyordu. Evet, bekliyordu.
-دايمُن) الذي عرفته كان ناشداً إحداهنّ أيضاً) .

Sen Benim tanıdığım Mark değilsin.
كأنك لست (مارك) الذي عرفته

Bir çukur gibi bir şeye takılmış olmalıyım çünkü hatırladığım bir sonraki şey, balçıkla kaplı olarak bir mağarada uyanmaktı.
لابد أنني وقعت في حفرة أو شيء ما لأن الشيء التالي الذي عرفته استيقظت في كهف، مغطى بالوحل