| Merhamet başka birisinin başına gelen talihsizliğe acımamıza denir. | Open Subtitles | الرَحمَه هيَ التعاطُف الذي نَشعُر بهِ تِجاهَ مِحَن الآخَرين |
| Merhamet, bizi bu talihsizliği hafifletmeye zorlar. | Open Subtitles | تُجبِرُنا الرَحمَه على تَخفيف تِلكَ المِحنَة |
| Merhamet, hayırseverliğin çocuğuysa adaletin de kardeşidir, çünkü her ikisi de insanların arasındaki görünmeyen bağlardır. | Open Subtitles | الرَحمَه هيَ ابنَة عَمَل الخير لكِنَّها أُختُ العدالَه لأنَ كِلاهُما يَتَعلَّق بالصِلَة الخَفيَّه المَوجودَة بينَ الناس |
| Merhamet hazırlıksız olur çünkü sefalet gayriihtiyarîdir. | Open Subtitles | الرَحمَه طَوعيَّه لأنَ الشَقاء لا إرادي |