| Bu adamlar hastalık senaryolarında, sarin gazı ve virüslerde uzman. | Open Subtitles | يَتخصّصُ هؤلاء الرجالِ في سرعة النار سيناريوهات المرضِ: غاز السارين والفيروسات |
| Kimliği bilinmiyor. Havalandırma sistemine sarin gazı verilmesi tehdidi var. | Open Subtitles | تهديد باستـخدام غاز السارين في التكييف ، اتخذ الاجراءات |
| Bu malt'ı deneyebilir miyiz, yoksa açtığımızda sarin Gazı çıkar mı? | Open Subtitles | حسنا، يجب أن نجرب هذا الشراب أو أنها ستطلق غاز السارين عندما أفتحها؟ |
| Yüksek doz, sarin gazıyla aynı etkiyi yapar. | Open Subtitles | بجرعات عالية, يكون لها تقريبا نفس تأثير نوبة غاز السارين |
| ...yaklaşık olarak 7,500 ton sarine tekabül ediyor. | Open Subtitles | تقريبا 7500 طن من السارين |
| Bu zehirli yılan sıvısı, birliklerimizi geniş çaplı sarin ve sinir gazından koruyabilecek bileşimin formülüne sahip olabilir. | Open Subtitles | سم الثعابين هذا قد يكون اساس صناعة لقاح قد يحمي قواتنا من الاسلحة المؤثرة علي الجهاز العصبي بما فيها غاز السارين |
| - Sonra Kahlil gidebilir, ...ve ABD'ye gelip metroda sarin bombasını patlatabilir. | Open Subtitles | ربما خليل يكون قد غادر وقد يأتي الى الولايات المتحدة ويقوم بتفجير قنبلة غاز السارين في مترو الانفاق كما قلت؟ |
| Ve bu sürecin 2007'de tamamlanmış olması gerekiyordu ama belli ki bitmemiş ve elimizde sarin gazı var. | Open Subtitles | وتلك الآلية كان يجب ان تكتمل في عام 2007, ولكنها لم و لن تكتمل بعد. نحن نملك غاز السارين. |
| - Ufak bir köye sarin gazı salsam emin ol hatırlardım. | Open Subtitles | كنت لأتذكر إن قمت بإلقاء غاز السارين على مدينةصغيرة مأهولة. |
| - İkinci MARSOC birliği sarin gazı mı saldı? | Open Subtitles | الفريق الثاني للمارسوك الذي القى السارين ؟ |
| - Helikoptere dönünce ekip arkadaşına olanları soruyor ve sarin kullandıkları cevabını alıyor. | Open Subtitles | وأثناء عودته في المروحية سأل زميلاً له في الطاقم عن سبب ما شاهده فأخبره بأنه غاز السارين |
| Görgü tanıklarının ifadeleri sarin gazı kullanımını işaret ediyor. | Open Subtitles | شهادات الشهود متطابقة مما يدل على استخدام غاز السارين |
| Arayıp ufak bir köye sarin gazı salıp salmadığımızı mı soracaksınız? | Open Subtitles | هل ستتصل به وتسأله إن كنا أطلقنا غاز السارين على قرية صغيرة أم لا؟ |
| Oldu da sarin kullandıysak şu şekilde sarin kullandık: | Open Subtitles | إن استخدمنا غاز السارين فسيكون بهذه الطريقة استخدمنا الغاز |
| Oldu da sarin kullandıysak şu şekilde sarin kullandık: Oldu da sarin kullandıysak şu şekilde sarin kullandık: | Open Subtitles | إن استخدمنا غاز السارين فسيكون بهذه الطريقة استخدمنا الغاز إن استخدمنا غاز السارين فسيكون بهذه الطريقة استخدمنا الغاز |
| Yaparken kimsenin üstüne sarin gazı atmamaya çalışırız. | Open Subtitles | سنحاول ان لا نلقي غاز السارين على اي احد بينما نفعل هذا |
| Toksik tozlar, sarin gazı, Agent 15 H1N1 virüsü, H5N1... | Open Subtitles | السموم المحمولة جواً , غاز السارين العامل المساعد 15 إنفلونزا البشر , إنفلونزا الطيور |
| Karadan karaya füzeler, bizim saatimizle sabaha karşı üçte sarin gazı saldılar. | Open Subtitles | صواريخ أرضية محملة بمادة السارين عند حوالي الثالثة صباحاً بتوقيتنا |
| Ciddi olabilir. Belki de sarin gazı. | Open Subtitles | قد يكون الأمر خطيراً قد يكون غاز "السارين" |
| Biz konuşurken muhtemelen onu sarin gazı silahı yapmak için zorluyordur. | Open Subtitles | "ربما يجبره لتسليحه بغاز "السارين بينما نتكلم |
| - Bütün bunlar beni sarine götürdü. Vinxxx, Kırmızı ankakuşu, 47 numara. | Open Subtitles | كلّ الأشياء التي قادتني إلى غاز "السارين"... |