| Tabii ki gelir dünya barışı,mekansız aşk ve pahalı aknelere sahip bir arkadaş. | Open Subtitles | بالتأكيد معا السلام العالمى والحب غير المشروط وصديقك الصغير ذو حبْ الشباب الغالى |
| dünya barışı ile çok ilgilendiğinden, çok meşgulsün sosyal çağrılar için vaktin yok. | Open Subtitles | انه فقط انك متورط جداً فى قضيه السلام العالمى اليس لديك وقت للعلاقات الاجتماعيه |
| Tabii ki gelir dünya barışı, mekansız aşk ve pahalı aknelere sahip bir arkadaş. | Open Subtitles | بالتأكيد معا السلام العالمى والحب غير المشروط وصديقك الصغير ذو حبْ الشباب الغالى |
| Li Chang Yen her medeni ulusun dünya barışı için çabalarımıza devam edeceğimizden emin olmasını istiyor. | Open Subtitles | لى شانج ين يريد ان يؤكد لكل أمة متحضّرة بأننا سنواصل الكفاح من اجل السلام العالمى |
| Bu dünya barışı için de kullanılabilir ! | Open Subtitles | لايجب عليك فعل هذا - ! هى يمكن إستخدامها أيضا من أجل السلام العالمى |
| dünya barışı oldu, herkes el ele tutuşup Kumbaya'yı söylüyor resmen. | Open Subtitles | إنه السلام العالمى لنمسك بأيدينا جميعاً ونغنى "كومبايا" |
| Bir dünya barışı göreceğimi hiç düşünmezdim. | Open Subtitles | لم أعتقد أبداً أنى سأرى السلام العالمى |
| Peki dünya barışı falan gibi şeyler ne alemde artık gitmene kaldı mı? | Open Subtitles | اذن... بعد حلول السلام العالمى وما شابه هل مازلت تحتاج للصعود لمقابلته؟ |
| dünya barışı istiyorum. | Open Subtitles | أريد تحقيق السلام العالمى |
| dünya barışı olacak. | Open Subtitles | إنه السلام العالمى |
| Bu dünya barışı. | Open Subtitles | إنه السلام العالمى |