| Şu an kardeş saydığım bir balığı öldürdüm. | Open Subtitles | لقد قضيت على السمكه الآن و التى أعتبرتها كشقيق لى |
| Pişirecek bir şeyim yoktu bu yüzden maymunbalığı adlı bir balığı ve kuzuyu çiğ yedim. | Open Subtitles | لم يكن لدي ما اطبخ فيه لذلك أكلت السمكه غير مطهوه وكذلك اللحم |
| Tabii tabii, Balık gözlü amcayı soyduğumuzu da söyleyelim. Gidip ağzındaki baklaları çıkarsın. | Open Subtitles | حقاً، وبأننا سرقنا عمها صاحب عيون السمكه وبعد ذلك تذهب وتخبره كل شيء |
| Balık durmaksızın yavaşça hareket etti ve durgun suda yavaşça gezindiler. | Open Subtitles | تحركت السمكه بثبات " " و أبحروا جميعا فى المياه الهادئة |
| balığın rengi kırmızıya döner ve özel bir koku oluşur. | Open Subtitles | أجل, هذا يحول السمكه إلى اللون الأحمر الأرجواني و يعطيها رائحة مميزة |
| Sonra, balığa mesaj da çekebilirsiniz. | TED | وثم يمكنك كذلك إرسال النصوص إلى السمكه. |
| Adamı sudan çıkarabilirsin ama balığı çıkaramazsın | Open Subtitles | يمكنك إخراج الرجل من السمكه ولكن لا يمكنك إخراج السمكه من الماء |
| Onu da sever ama kullanmaz. balığı çengelden çıkarmayı beceremez. Koleksiyon yapıyor işte. | Open Subtitles | هو لايستعملها ولا حتى يعرف كيف يخرج السمكه من الصناره ولكنه يحب جمع ادوات الصيد |
| "Günbatımında sakin olup, balığı rahatsız etmesem iyi olacak. | Open Subtitles | يجب الآن أن أبقى السمكه هادئه " " و ألا أزعجها كثيرا عند غروب الشمس |
| balığı ısırdıklarında sanki kendisini ısırıyorlarmış gibi hissediyordu. | Open Subtitles | عندما تعرضت السمكه لهذه الهجمه " " كان ذلك كما لو كان هو الذى تعرض لذلك |
| Anne babanın çok değer verdiği balığı bir anda şöminede yaktıktan sonra ne diyebilirsin ki? | Open Subtitles | ماذا يمكنك أن تقول بعد أن ...تم حرقك بعفويه السمكه الجائزة الخاصه بوالديك فى النار ؟ |
| Zavallı balığı ziyan ettin! | Open Subtitles | يا رجل لقد مزقت هذه السمكه إرباً |
| Eğer ona kalsa, Balık tutmayı bilmeyen hiç kimsenin, Balık tutarak Balık tutarak balığa hakaret etmesine izin vermezdi. | Open Subtitles | إذا كان لديه طريقه، حيث لا أحد من الذين لا يعرفون كيفية صيد الاسماك يستطيع الصيد بها ويصطاد السمكه بها |
| Balık tutmak için ne kadar da güzel bir gün. | Open Subtitles | يا زين الصيد بهالصباح الحلو .. شوفو السمكه |
| Tanımadığımız bir Balık ve tarif sorarsak bizi yutabilir. | Open Subtitles | هذه السمكه لا اعرفها فلو سألناها ممكن ان تأكلنا و ترمى عظامانا |
| Okyanusla boğuşan Balık bu. | Open Subtitles | انه السمكه التى التى تقاتلت مع المحيط بأكمله |
| Şimdi o... Gümüş Balık, birliğin başkanı oldu. | Open Subtitles | المهم الان انها هي السمكه الفضيه الان هي رئيسه الجمعيه |
| İntikamımızı almadan önce, onun Gümüş Balık başkanı Eun-Jin olduğunu bilip bilmediğine emin olmalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نتاكد انها تعرف انها اين جين السمكه الفضيه قبل ان نقتلها لناخذ بثارنا منها فعلا |
| Genç bir balığın kıçına alabalık soktuğumu söylemesi dışında bu aptalca ve yanlıştı. | Open Subtitles | الا فيما عدا ما قاله اني جعلت تلك السمكه القاصر لتكون كالتروات كان ذلك غبيا وغير صحيح |
| O balığın hayatı bundan ibaretti. | Open Subtitles | لم يكن يعرف إسمه ولم يبادلك الحب هذه هي الحقائق عن حياة تلك السمكه |
| Yaşlı adam: "Nasıl oldu da balığın bir çekişiyle elimi kesmesine izin verdim?" diye düşündü. | Open Subtitles | كيف تركت السمكه تصيبني بهذا الجرح بجذبة واحدة منها " " كان العجوز يفكر |
| Ökseotunu yersen ölebilirsin. | Open Subtitles | تلك السمكه ستكون قاتله لو اكلتيها |