| O kadar yıllık zorlu çalışmalar boş yere tok edildi. | Open Subtitles | كل تلك السنوات من العمل الشاق دمر بدون أي سبب |
| Bu kadar yıllık plânı birkaç milyon kazanmak için mi yaptım sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظنين أني اخطط لهذا كل هذه السنوات من أجل بعض ملايين فقط؟ |
| Kaç yıllık korunmaya gerek duyacağım? | TED | يطرح .. كم عدد السنوات من التأمين يحتاج الفرد .. |
| Yıllarca süren süveter katlamaların ve yastık kabartmaların sonunda meyvesini verdi. | Open Subtitles | كل هذه السنوات من طيّ سُتْراتي، وتزيين وَسائِدي قد أتت ثمارها. |
| Eğer gençlik yıllarının bittiğini düşünüyorsan tamam o zaman, sorun değil. | Open Subtitles | إذا تفكّر ان السنوات من الشباب لك، حسنا ليست هناك مشكلة |
| Seni kovalamakla geçirdiğim onca yıldan sonra o gizemli ipuçların uluslararası numaralardan yaptığın gece yarısı aramaları. | Open Subtitles | وبعد كل تلك السنوات من ملاحقتك دلائلك الغامضة والمكالمات الهاتفية في وقت متأخر من لليل من ارقام دولية |
| Cinler, onları Tanrılar'dan kurtaracak birini yıllardır bekliyorlarmış. | Open Subtitles | انتظر الجن العديد من السنوات من أجل الشخص الذي سيحررهم من الآلهة |
| Aradan o kadar yıl geçti, ama hiç bir günüm seni düşünmeden geçmedi. | Open Subtitles | السنوات من العديد مرت لقد واحد يوم يمر ولم فيكى افكر وانا والا |
| Mevcut strateji bütün dünyayı ve binlerce yıllık insanlık tarihini birbirine bağlıyor. ki bu benim için kayda değer bir şey. | TED | وهذه الخطة امتدت حول العالم كله، وعبر آلاف السنوات من تاريخ البشرية، وذلك كان رائعاً جدا بالنسبة لي. |
| Ve bu yüzlerce yıllık videoyu karşılaştırırken elimizdeki milyonlarca dosya ile karşılaştırıyoruz. | TED | وعندما نقوم بمقارنة تلك المئات من السنوات من الفيديوهات، نحن نقارنها أمام ملايين من ملفات المراجع في قاعدة بياناتنا. |
| Efendim, Bunca yıllık çalışma için, size minnettarım. | Open Subtitles | أيها الكاهن يجب أن أشكرك على كل تلك السنوات من التدريب. |
| Gördün mü, ihtiyar haklıymış! Onca yıllık çalışma! | Open Subtitles | هل ترى الرجل للعجوز كان محقاً, لم تضع كل هذه السنوات من العمل. |
| Aşağıda binlerce yıllık dünya tarihi var. | Open Subtitles | هناك الآلاف من السنوات من تاريخ العالم تحت هناك |
| Bu oda, yüzlerce yıllık tıp bilgisini temsil ediyor. | Open Subtitles | تمثّل هذه الغرفة مئات السنوات من المعرفة الطبية. |
| Milyonlarca yıllık buharlaşma göldeki mineralleri çözerek suyu tuzlu hale dönüştürmüş. | Open Subtitles | ملايين السنوات من التبخير ركزت المعادن في البحيرة وتحول المياة الى مالحة |
| Yıllarca Önemsiz Hobiler oynamanın karşılığını alma zamanı. | Open Subtitles | كل هذه السنوات من حل الأحاجي ستجدي نفعاً أخيراً. |
| Yıllarca onlarla alay etmişti. | Open Subtitles | لكل تلك السنوات من عدم الإحترام والمبالاة |
| Yıllarca süren savaşlardan sonra, geçmişe ait tüm anılarım silinip gitti. | Open Subtitles | بعد كل هذه السنوات من المعارك إضمحلت ذكرياتي من الماضي منذ مدة |
| Eğer gençlik yıllarının bittiğini düşünüyorsan tamam o zaman, sorun değil. | Open Subtitles | إذا تفكّر ان السنوات من الشباب لك، حسنا ليست هناك مشكلة |
| Bay Safford onca zorlu kariyer yıllarının ardından biraz özgür bir ruh sahibi olmayı hak etmiyor mu? | Open Subtitles | اه.. ألا يستحق السيد سافورد أن يكون روحا حره بعد كل هذه السنوات من العمل المضني ؟ |
| Seni kovalamakla geçirdiğim onca yıldan sonra o gizemli ipuçların uluslararası numaralardan yaptığın gece yarısı aramaları. | Open Subtitles | وبعد كل تلك السنوات من ملاحقتك دلائلك الغامضة والمكالمات الهاتفية في وقت متأخر من لليل من ارقام دولية |
| yıllardır penceremde oturmuş bu sütunun arkasında ne olduğunu merak ediyordum. | Open Subtitles | كل تلك السنوات من الجلوس في نافذتي ماذا كان خلف هذا العمود |
| Bu kadar yıl aradıktan sonra kafatası sonunda benim oldu. | Open Subtitles | بعد كل هذه السنوات من البحث الجمجمة ملكي |