| sahilde bekleyen bir kadırgası vardı. Mısır'a dek yeterli erzağı olduğunu söylediler. Mısır. | Open Subtitles | يقال ان لديه سفينة تنتظره على الشاطى محملة بالمؤن لرحلة طويلة الى مصر |
| Sonraki sabah Wendy arabayla sahilde gezmeye çıkıyor, gerçekte Umtata'daki ailesinin evine gidiyor o kadar. | Open Subtitles | في الصباح التالي ، ويندي ستقصد الشاطى هي ذاهبة فقط إلى والديها في أومتاتا |
| - Bak, bunu satacağız. Üç parmaklık haşhaş saracağız ve onları sahilde satacağız. | Open Subtitles | سوف نفتتح منافذ للبيع على الشاطى |
| Anlatayım, dostum. sahilde yürüyüp kendi işime bakıyordum. | Open Subtitles | كنت اتمشى على الشاطى افكر فى عملى حسنا؟ |
| Bu yüzden o sahilde olan hiçbir şey senin suçun değil. | Open Subtitles | لذا أى شىء حدث فى هذا الشاطى ليس خطأك |
| - sahilde örümcek var mı? - Yapma! | Open Subtitles | هل يوجد أى عناكب على الشاطى يكفى ذلك- |
| sahilde sevişirsiniz. | Open Subtitles | نصنع الحب على الشاطى |
| Hemen sahilde küçük, tek odalı bir daireye yerleştik. | Open Subtitles | استاجرنا شقة صغيرة على الشاطى |