"الصالح" - Traduction Arabe en Turc

    • iyiliği
        
    • iyilik
        
    • iyi bir
        
    • Sevgili
        
    • iyiliğini
        
    • dürüst
        
    • iyisi
        
    • uslu
        
    • adil
        
    • iyi olan
        
    • Good
        
    • yüce
        
    • adam
        
    • insan
        
    • Düzgün
        
    Amacı halkın iyiliği için yapılan projelere yatırım yapmak. Open Subtitles بغرض القيام بمشاريع إستثمارية تخدم الصالح العام والمجتمع
    Birisi, herkesin iyiliği için zor bir karar vermeli. Open Subtitles و الأمر يصبح أسوأ على أحد أن يقوم بالاختيار من أجل الصالح العام
    Kur'an diyor ki... iman ve iyilik, insanı kurtuluşa erdirir. Open Subtitles ..الإيمان و العمل الصالح الطريق إلى الخلاص كما يقول القرآن
    İyi bir adama benzeyen, hilesiz gözleri, güçlü elleri olan. Open Subtitles الذي يبدوا بالرجل الصالح اعين واسعة , و ساعِدان قويان
    Sevgili oğlum, senin için bunlar birer imtihan. Open Subtitles بالنسبة لك، أيها الابن الصالح هذا هو اختبار الإيمان
    "Giderek bozulmakta olan koşulların önüne geçmek ve herkesin iyiliğini sağlamak için bu bölgelerde olağanüstü hal ilan edilmiştir. Open Subtitles لأجل إيقاف سريع لتدهور الأحوال ولأجل الصالح العام قد أعلنت حالة طواريء علي هذه الأنحاء
    Ama bazen bütünün iyiliği için bir parçayı feda etmelisin. Open Subtitles لكن في بعض الأحيان عليكِ أن تُضحي بالبعض من أجل الصالح العام.
    Benim dikkatim okullarımın iyiliği üzerine odaklanmıştır. Open Subtitles اهتمامي ينصَبُّ علي الصالح العام لمَدرستي
    İnsanların iyiliği için, birisinin kendi prensipleriyle uzlaşması, ...utanılacak bir davranış değildir, asil bir davranıştır. Open Subtitles المساومة على مبادئ المرء من أجل الصالح العام ليس من العار ، إنه شئ نبيل
    Lordum, bu kutsal yola, herkesin iyiliği Tanrı'ya olan inancımız uğruna kutsal kilisemiz ve onun idamesi egemen ve hükümran Kralımızın bekası kötü kanın ve şeytan ruhlu konsey üyelerinin ayıklanması için çıkmış bulunuyoruz. Open Subtitles سيدي،هذا الحشد من الحجاج ثار من اجل الصالح العام،ولحب ولكنيستنا المقدسه والمحافظه عليها
    Ruhunda bulunan iyiliği doğmamış kızına aktaracaktı. Open Subtitles كان عليه نقل الشيء الصالح الذي كانت في روحه الى ابنته التي لم تولد بعد
    Belki herkesin iyiliği için yasa buna izin vermemeli. Open Subtitles دَعوها تذهب ربّما ينبغي على القانون أن لا يسمح بذلك، من أجل الصالح العام
    Geri çekilmeliyim. Sen bunu anlamasan da iyilik yapmaya çalışıyorum, Lori. Open Subtitles يجب أن أرجع فقط أحاول بأن اكون الرجل الصالح هنا, لوري
    Hayatıma, birlikte çalıştığımız takdirde iyilik bulacağımızı kanıtlamaya adadım. Open Subtitles كرست حياتي بالكامل لإثبات.. أنه إذا عملنا سوياً يمكننا تحقيق الصالح العام
    Evet. Ve iyi bir baba da oğlunun son maçını izlemeye gelirdi. Open Subtitles أجل ، والأب الصالح ما كان ليفوت مباريات ابنه في دوري الناشئين
    Biz konuşurken Sevgili doktorun arabasında bekle. Open Subtitles أنتظر الآن في سيارة الطبيب الصالح بينما نتحدث
    Eğer kamu güvenlikçilerinin amacı halkın iyiliğini düşünmekse beni neden işimden alıkoyuyorlar? Open Subtitles إذا كان دور الموظف العام هو حراسة الصالح العام إذاً لم أبعدني عن عملي؟
    Demek, dürüst Yıldız Filosu kaptanı sonunda sizleri serbest bıraktı. Open Subtitles إذًا، قائد أسطول النجم الصالح أخلى سبيلك أخيرًا. أجل.
    Ve bence sen ve ben sadece en iyisi olurdu. Open Subtitles و أظن أنه من الصالح أن نتناقش أنا وأنت فقط
    O hep evdeki iyi çocuk, uslu, mıymıntı oğuldu. Open Subtitles فأنت تعلم ، كان الابن الصالح الذى بقى فى المنزل
    ... ... adil kralın ülkesidir, orada kimseye haksızlık yapılmaz! Open Subtitles أرض الملك الصالح , حيث لا يوجد إنسان مظلوم
    Çoğunlukla, aksine iyi olan ortaklıktır. Open Subtitles إنها دائماً لا تتماشى مع الصالح العام
    Good Shepherd Orta Okulu'nu arıyorum. Open Subtitles أنا أبحث عن كاهن الصالح مبتدئ في المدرسة الثانوية
    Önce sevdiğin insanları koru. Sonra daha yüce iyilikleri düşün. Open Subtitles أولاً، تحمي الأناس الذين تُحبهم بعدئذٍ تتحدث عن الصالح العام
    Ya da bu senin iyi adam, benim çoban olduğum anlamına da gelebilir. Open Subtitles او انها تعني انك الرجل الصالح وانا الراعي
    Bu eylemlerin etik olmasını istiyorsak öncelikle insan hayatına değer verme ve çoğunluğun iyiliğine hüküm verme şekline karar vermek zorundayız. TED وإذا أردنا هذه الأحوال أن تكون أخلاقية علينا أن نقدر مسبقًا قيمة الحياة البشرية وأن نسعى لتحقيق الصالح العام.
    Burada, kilisemizde Tanrı'ya olan borcumuzu, Düzgün davranışlarda bulup doğru yoldan da sapmayarak ödemeye başlayabiliriz. Open Subtitles هنا في الخارج في كنيستنا يمكن أن نبدأ برد ديوننا للخالق بالعيش الصالح , التصرفات الصالحة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus