| İri kafalı ve kel olan, şu Peder Tuck kılıklı şey. | Open Subtitles | ذلك ذو الرأس السمين و البقعة الصلعاء الراهب تاك |
| Bu dünyadaki bilinen en büyük kel başlı kartal topluluğudur. | Open Subtitles | في المنطقة الجنوبية الشرقية أكبر تجمع معروف من النسور الصلعاء في العالم. |
| Oyun kartlarınızda kel kartallar var, sanırım bunu hakettiniz. | Open Subtitles | تريد النسور الصلعاء على حساب أوراق اللعب ، أعتقد أنك حصلت عليه |
| Neden beni şişman kıçlı dazlak bir kızla ilişki kurdurdun? Kim? | Open Subtitles | لماذا عرفتيني على تلك السمينه المخنثه الصلعاء ؟ |
| Ross, Rachel veya dazlak kız arasında seçim yapmalıydı. | Open Subtitles | والآن عليه ان يختار ما بين رايتشل و صديقته الصلعاء |
| - Hayır teşekkürler, Bayan Kelleştirici'yi tercih ederim. - Güven bana. | Open Subtitles | (كلا، شكراً فأنا أفضل ( سيدة البقعة الصلعاء - ثقي بي - |
| - İşgüzar ve rekabetçi biri. kel kafasını koparmama yardım eder misin? | Open Subtitles | أتريدين أن تساعديني في لف رأسه الصلعاء ؟ |
| Bu fırsatı gözleyen kel kartallar toplanıyorlar. | Open Subtitles | تجمّعت العقبان الصلعاء متحيّنة هذه الفرصة |
| Evet, biz kartallardık. Peki kel kartallar nerede? | Open Subtitles | نعم نحن النسور الآن أين النسور الصلعاء |
| Biraz daha tıknaz, ve kel versiyonu diyelim. | Open Subtitles | مثل النسخة الصلعاء مِنْ أمِّكِ. |
| - Az kaldı, kel atlarını azıcık daha tut. | Open Subtitles | اقتربت. اكبح جماح احصنتك الصلعاء وحسي |
| Birkaç yüz tane Alaska kel kartalı kış ortasında Chilkat Nehri'nde bir araya geliyor. | Open Subtitles | بحلول منتصف الشتاء، العديد من مئات العُقبان الصلعاء الألاسكية "قامت بالتجمّع عند نهر "تشيلكات |
| - Kim? Empire Records'daki kel kafalı çıtır. Millet biraz sessiz olabilir misiniz? | Open Subtitles | "الصلعاء من "التسجيلات الإمبراطورية هلا خفضتم الصوت؟ |
| Bu kel noktalar. | Open Subtitles | تلك البقع الصلعاء |
| - kel kafalı fıstık var ya hani. | Open Subtitles | - أجل ،حفلة تلك الفتاة الصلعاء - |
| kel kabak şapkasıyla Davy Crockett gibi gitti. | Open Subtitles | ها هو (ديفيد كروكيت)، في قبعته الجلدية الصلعاء. |
| O kel kadınla görüşmeye devam edeceğim. | Open Subtitles | سأواصل مواعدة المرأة الصلعاء. |
| Şimdi Rachel' ya da dazlak kızı arasında seçim yapmak zorunda. | Open Subtitles | والآن عليه ان يختار ما بين رايتشل و صديقته الصلعاء |
| Sen hala o depresif şarkıyı söylemeye devam etmiştin. Neydi o dazlak kadının adı? | Open Subtitles | إستمررتَ بغِنَاء تلك الأغنيةِ الكئيبةِ, تلك البنتِ الصلعاء ِ |
| Sen hala o depresif şarkıyı söylemeye devam etmiştin. Neydi o dazlak kadının adı? | Open Subtitles | إستمررتَ بغِنَاء تلك الأغنيةِ الكئيبةِ, تلك البنتِ الصلعاء ِ |
| Gina'nın dazlak kız kardeşi ile kendimi tezat gösterebilir miyim? | Open Subtitles | -نعم أسألك أن تحسبني نقيضاً لأخت (جينا) الصلعاء |
| Tamam Libby'e biraz granül ver, ve işe yaramazlarsa... ..biraz Bayan Kelleştirici'den dene, sadece püskürt ve... | Open Subtitles | حسناً إمنحي (ليبي) بعض الرذاذ فإن لم تنجح تلك (جربي بعضاً من(سيدة البقعة الصلعاء ...ما عليك إلا أن تقومي برشه و |
| İyi misin sen? Evet. Hala kapımın önünde keltoş dövüyorum. | Open Subtitles | أجل، لا زلتُ أحك رأسي الصلعاء أمام عتبة باب بيتي. |