| yeni Torpidoları kullanır bir haftasonunda saldırırız. | Open Subtitles | .. طريق الطوربيدات الجديد سنهاجم فى عطلة نهاية إسبوع .. |
| Sebze bahçesi mi burası? Balıkhane, burada Torpidoları depoluyor ve bakımlarını yapıyoruz. | Open Subtitles | مخزن السمك , حيث نقوم بصيانة وتخزين الطوربيدات |
| En büyük sorun sığ sularda demirleyen gemilere, torpido atışı yapmaktı. | Open Subtitles | أكـبـر مـشـكـلـه واجهتنا هـى كـيـفـيـة إطلاق الطوربيدات فـى المياه الضحله |
| Az önce ise, uçaklara torpido yerine bomba yüklemek istiyordunuz! | Open Subtitles | لك اقل اهميه عندما الححت على لاعاده تسليح طائراتنا بالقنابل بدلا من الطوربيدات |
| Torpidolar düşmanın mümkün olduğu kadar yakınında infilak edip, biz ayrılmayı yaparken, onun bunu görmemesini sağlamalı. | Open Subtitles | الطوربيدات يجب أن تنفجر فى أقرب نقطة ممكنة للهدف لتحجب إنفصالنا |
| Atılgan'a o torpidoların alınmasına izin vermek bardağı taşıran son damladır. | Open Subtitles | وضع تلك الطوربيدات على هذه السفينة هي القشة التي قسمت ظهر البعير |
| Asker torpidolara. Amiral Pace'in talimatıyla ateşleme yapmak için doğrudan emir geldi. | Open Subtitles | يارجال الطوربيدات لدينا أمر مباشر بالإطلاق عندما يأمر الأميرال بايس |
| Bir iyilik yap: O Torpidoları güneye çark edip yoluna devam et. | Open Subtitles | اسديني خدمة ، وجهي هذه الطوربيدات جنوباً وابدئي بالمشي |
| Bu torpidoların prototiplerini geliştirdiğini öğrendiğimde konuşmak için ona gittim ama Torpidoları görmeme izin vermedi. | Open Subtitles | سمعت أنه يقوم بتطوير نماذج الطوربيدات عندما واجهته بالأمر لم يرغب بمقابلتي |
| Bu torpidoların prototiplerini geliştirdiğini öğrendiğimde konuşmak için ona gittim ama Torpidoları görmeme izin vermedi. | Open Subtitles | سمعت أنه يقوم بتطوير نماذج الطوربيدات عندما واجهته بالأمر لم يرغب بمقابلتي |
| Durum buysa Torpidoları niçin arazi bombalarıyla değiştiriyoruz ki? | Open Subtitles | إن كان الأمر كذلك، لماذا تغيير الطوربيدات بالقنابل الارضية؟ |
| torpido dolu, Hepsini bir anda uçurabiliriz, | Open Subtitles | لديه حمولة كبيرة من الطوربيدات نستطيع نسفهم جميعا |
| torpido dairesindeki taşkın kontrol altına alındı. | Open Subtitles | تمت السيطرة على الفيضان في غرفة الطوربيدات |
| Başçavuş adamlarınıza 1'den 4'e kadar tüm torpido tüplerini doldurmalarını söyleyin. | Open Subtitles | يا رئيس الغواصة , أخبر رجالك أن يجهزوا أنابيب الطوربيدات الاول حتى الرابع لكل الإتجاهات |
| Efendim, cevap verecek miyiz? Torpidolar hazır, efendim. | Open Subtitles | سيدي ، الطوربيدات جاهزة سيدي ,ألا تريد الرد؟ |
| Elinde 800 kiloluk Torpidolar olduğunu düşün. | Open Subtitles | لديك ثمان مائة كيلو جرامات من الطوربيدات. |
| Torpidolar ve uçak savar bataryaları var komutanım. | Open Subtitles | لدينا الطوربيدات ومدافع مضادة للطائرات , يا سيدي |
| İşte o zaman torpidoların bütün resmi kayıtlardan silindiğini anladım. | Open Subtitles | حينها اكتشفت أن الطوربيدات اختفت من السجلات الرسمية |
| torpidolara onları kendisi yerleştirdi. | Open Subtitles | لقد وضع هؤلاء القوم في هذه الطوربيدات |
| Doğru düzgün davranmazsa kafasına doğrulttuğumuz kullanmaktan çekinmeyeceğimiz devasa torpidolardan bahsedersin ona. | Open Subtitles | أخبره بأن لدينا مجموعة من الطوربيدات موجهة إلى رأسه إذا لم ينصاع للأوامر لن نخشى استخدامها ضده |
| - 120. - Torpedolar iyi çalışmıyor. | Open Subtitles | يتبقى 120 تلك الطوربيدات لا تعمل جيداً |
| Tavşan, kaç tane torpidomuz kaldı? Sadece bir. | Open Subtitles | ربيت كم عدد الطوربيدات المتبقية لدينا ؟ |
| Tüm torpidolarda erkek ve kadınlar var Kaptan. Onları oraya ben yerleştirdim. | Open Subtitles | ثمة رجال ونساء في تلك الطوربيدات أيها القائد، لقد وضعتهم هناك |
| Hemen onlara teslim olmazsanız tüm gelişmiş uzun menzilli torpidolarımıza ateşleyeceğim. | Open Subtitles | إذا لم تستسلم لهم فورا سأطلق كافة الطوربيدات ذات المدى البعيد |
| Savaş harekat subayı, torpidolarımızın durumu nedir? | Open Subtitles | وحدة المهمات التكتيكية,ماهي حالة الطوربيدات ؟ |